Translation of "Öğretmeye" in English

Tom Fransızca öğretmeye başladı.

Tom has started teaching French.

Birine bir şey öğretmeye çalıştığınız

If you've ever been in a situation like that

Ona araba sürmeyi öğretmeye çalıştım.

I tried to get him to learn to drive.

Çocuklarıma sörf yapmayı öğretmeye başladım.

I've started teaching my kids to surf.

Öğretmeye başlayalı yirmi yıl oluyor.

He's been teaching for 20 years.

Ona Berberice öğretmeye söz verdim.

I promised to teach her Berber.

Dilini bana öğretmeye ne dersin?

How about teaching me your language?

Öğrenmeye istekli olmayan biri öğretmeye değmez.

One who is not willing to learn is not worth teaching.

Babam bize çalışmanın değerini öğretmeye çalıştı.

My father tried to teach us the value of work.

Tom'a bunu nasıl yapacağımı öğretmeye çalıştım.

I tried to teach Tom how to do that.

Onlara bir dizi yeni şey öğretmeye çalışacağız

and we're going to have them try and learn a whole list of new facts

Tom Mary'ye nasıl briç oynanacağını öğretmeye çalıştı.

Tom tried to teach Mary how to play bridge.

Tom bana nasıl yemek yapılacağını öğretmeye çalışıyor.

Tom has been trying to teach me how to cook.

Tom, Mary'ye nasıl dans edeceğini öğretmeye çalıştı.

Tom tried to teach Mary how to dance.

Tom Mary'yi ona Fransızca öğretmeye ikna etti.

Tom convinced Mary to teach him French.

Çocuklarıma Fransızca öğretmeye istekli olabilecek birini düşünebilir misin?

Can you think of anybody who might be willing to teach my children French?

Biz Tom'a temel problem çözme becerilerini öğretmeye çalışıyoruz.

We're trying to teach Tom basic problem-solving skills.

Dün o şarkının nasıl çalınacağını Tom'a öğretmeye çalışıyordum.

I was trying to teach Tom how to play that song yesterday.

1972'de, Dr. Francine Patterson Koko'ya işaret dilini öğretmeye başladı.

In 1972, Dr. Francine Patterson started to teach sign language to Koko.

Tom, Mary'yi, John'a nasıl araba süreceğini öğretmeye ikna eden kişi değil.

Tom isn't the one who convinced Mary to teach John how to drive.

Bir aptala öğretmeye çalışmak ölü bir adam için tıbbi tedavi sağlamak gibidir.

Trying to teach a fool is like providing medical treatment for a dead man.