Translation of "Başladım" in English

0.042 sec.

Examples of using "Başladım" in a sentence and their english translations:

- Sabırsız olmaya başladım.
- Sabırsızlanmaya başladım.

I started to become impatient.

- Etrafa sormaya başladım.
- Soruşturmaya başladım.

I started asking around.

Resimlerle başladım.

I began with pictures.

Araştırmaya başladım.

Gabby Giffords, who was shot in the head.

Terlemeye başladım.

- I began to sweat.
- I began to perspire.

Kusmaya başladım.

I started to vomit.

Konuşmaya başladım.

I began to speak.

Ağlamaya başladım.

- I started to cry.
- I began to cry.
- I started crying.

Kitaba başladım.

I began the book.

Kızmaya başladım.

I began to get angry.

Ona başladım.

I started that.

Sıkılmaya başladım

I started getting bored,

Çalışmaya başladım.

- I began working.
- I started working.

Koşmaya başladım.

- I began running.
- I started running.

Gülmeye başladım.

I started laughing.

Paketlemeye başladım.

I started packing.

Okumaya başladım.

I started reading.

Yazmaya başladım.

I started writing.

Küfretmeye başladım.

I started swearing.

Endişelenmeye başladım.

I started to worry.

Utanmaya başladım.

I began to blush.

- Fransızca öğrenmeye başladım.
- Fransızca çalışmaya başladım.

- I've begun studying French.
- I've started studying French.

özgür hissetmeye başladım.

that society wanted me to fit in.

Onlara güvenmeye başladım.

I grew to trust them.

Böylece düşünmeye başladım:

So I began to think,

Şöyle düşünmeye başladım:

I got to thinking:

Ben regiye başladım.

I've started bleeding.

Bugün birine başladım!

I got it down to one today!

Yarışta sonuncu başladım.

I started last in the race.

İyice saçmalamaya başladım.

Now I really started to talk nonsense.

Ben ona başladım.

I started it.

Bu konuya başladım.

- I started this topic.
- I started this thread.

Kitabı yazmaya başladım.

I started writing the book.

Kitabı okumaya başladım.

I started reading the book.

Esperanto öğrenmeye başladım.

- I began to learn Esperanto.
- I’ve started learning Esperanto.

Fransızca öğrenmeye başladım.

I've started learning French.

Sadece yeni başladım.

- I have only just begun.
- I've only just begun.

Biraz acıkmaya başladım.

I'm getting a little hungry.

Isınmaya başladım zaten.

I feel warmer already.

Ben konuşmaya başladım.

I started talking.

Ben bugün başladım.

I just started today.

Tom'la çıkmaya başladım.

I started dating Tom.

Panik yapmaya başladım.

I began to panic.

Neredeyse ağlamaya başladım.

I almost started to cry.

Ben terlemeye başladım.

I started sweating.

Onunla çıkmaya başladım.

I started dating him.

Hemen ağlamaya başladım.

I immediately started crying.

Ben yorulmaya başladım.

I began to be tired.

Ben zaten başladım.

I have already started.

Android programlamaya başladım.

I've started Android programming.

Protesto etmeye başladım.

I began to protest.

Aramalarımı taramaya başladım.

I've started screening my calls.

2013'te başladım.

I started in 2013.

Ben yemeye başladım.

I began to eat.

Ben ağlamaya başladım.

- I started crying.
- I began crying.

Ben öksürmeye başladım.

I began coughing.

Ben kazmaya başladım.

I started digging.

Ben gülmeye başladım.

- I started laughing.
- I began laughing.

Dans etmeye başladım.

I began to dance.

Şarkı söylemeye başladım.

I started to sing.

Ben yürümeye başladım.

I started walking.

Çığlık atmaya başladım.

I started to scream.

Ben bağırmaya başladım.

I started screaming.

Onunla konuşmaya başladım.

I started talking to her.

Onlarla konuşmaya başladım.

I started talking to them.

Onu yapmaya başladım.

I've started doing that.

Tom'la konuşmaya başladım.

I started talking to Tom.

Bunu yapmaya başladım.

I've begun doing that.

Fransızca çalışmaya başladım.

I've begun studying French.

Bira içmeye başladım.

I began drinking beer.

Yine spora başladım.

I've started playing sports again.

- Tekrar et yemeye başladım.
- Et yemeye başladım yine.

I've just started eating meat again.

Ve dünyayı dolaşmaya başladım.

and was traveling the world.

Nehir suyu yutmaya başladım

choked on river water

Aniden kilo almaya başladım.

I've suddenly started to gain weight.

Tek başıma yaşamaya başladım.

I began living by myself.

Onunla bir toplantıya başladım.

I began a meeting with her.

Ben de yeni başladım.

I'm a beginner, too.

Bir kitap yazmaya başladım.

- I started writing a book.
- I started to write a book.

Gitar çalmaya yeniden başladım.

I've started playing guitar again.

Yeni bir hayata başladım.

I've turned over a new leaf.

Lisedeyken Tom'la çıkmaya başladım.

I started dating Tom when I was in high school.

Tom için endişelenmeye başladım.

I started to worry about Tom.

Daha az önce başladım.

- I have only just begun.
- I've only just begun.

Ben de ağlamaya başladım.

- I started to cry too.
- I started to cry, too.
- I cried, too.

Tom hakkında düşünmeye başladım.

I started thinking about Tom.

Ben güveç yapmaya başladım.

I started to make stew.