Translation of "Zorundaydım" in Dutch

Çalışmak zorundaydım.

Ik moest werken.

Ve düşünmek zorundaydım,

Ik kon niet anders dan denken

Kuralları değiştirmek zorundaydım.

Ik moest de regels veranderen.

Arkada kalmak zorundaydım.

Ik moest achterblijven.

Girişken olmak zorundaydım.

Ik moest agressief zijn.

Ona söylemek zorundaydım.

Ik moest het haar vertellen.

Onu korumak zorundaydım.

Ik moest haar beschermen.

Planımdan vazgeçmek zorundaydım.

Ik moest mijn plan opgeven.

Geri adım atmak zorundaydım.

Dat moest ik loslaten.

Yeni gerçekliğimi kabullenmek zorundaydım.

moest ik de nieuwe realiteit accepteren.

Ama nefes almak zorundaydım.

Ik moest adem gaan halen.

Özür dilerim, sormak zorundaydım.

M’n excuses, ik moest het vragen.

Seni tekrar görmek zorundaydım.

Ik moest je nog een keer zien.

Pazar günü çalışmak zorundaydım.

Ik moest op zondag werken.

- Denemek zorundaydım.
- Denemek zorunda kaldım.

Ik moest het proberen.

Hastaydım ve evde kalmak zorundaydım.

Ik was ziek, en moest in huis blijven.

Tom'un isteklerine saygı göstermek zorundaydım.

Ik moest de verlangens van Tom respecteren.

Yağmur yağmasına rağmen dışarı çıkmak zorundaydım.

- Hoewel het regende, moest ik toch naar buiten gaan.
- Hoewel het regende, moest ik toch naar buiten.

Onu saat 2.30'dan önce yapmak zorundaydım.

Ik moest het voor half drie doen.

- Bir seçim yapmak zorunda kaldım.
- Bir seçim yapmak zorundaydım.

Ik moest een keuze maken.