Translation of "Yaratıyor" in Arabic

Bu kalıp beklenti yaratıyor.

وذلك النمط يكوّن توقعات.

Tüm farkı özgürlük yaratıyor.

الحرية تصنع الفارق كله.

Tüm farkı özgürlük yaratıyor

تصنع الحرية الفارق كله،

Aşırı güçlü bir çoğaltıcı yaratıyor.

خالقًا مضاعف قوة هائل.

Bu güzel bir adalet döngüsü yaratıyor.

وهذا يُنتجُ دائرة عدالة لطيفة.

Bu ateş büyük bir fark yaratıyor.

‫هذه النار تصنع فرقاً كبيراً.‬

Piyasalar, kaçınılmaz olarak çözdüğünden fazla sorun yaratıyor.

فإنها حَتمًا تؤدي إلى مشاكل أكثر ممّا تُقدم حلولًا.

Aynı pramit'e benzer yapının görünmesi şaşkınlık yaratıyor

إن مظهر نفس هيكل الحواف مذهل

Bu akım çok, çok daha güçlü aracı kurumlar yaratıyor.

وهو ما يزيد من هيمنة دور الوسطاء.

Bir şeyi haddinden fazla kötülerseniz insanlarda ters etki yaratıyor

إذا فعلت شيئًا سيئًا للغاية ، فله تأثير سلبي على الأشخاص

Kızlarınız ve kız torunlarınız için çok daha adil bir dünya yaratıyor olacaksınız.

ستصنعون عالمًا أفضل بكثير لبناتكم وحفيداتكم.

30 santimlik cetvel boyundaki bir engerek nasıl oluyor da böyle kaos yaratıyor?

‫إذن، كيف تقرر أفعى بطول 30 سم‬ ‫إطلاق العنان لمثل هذا الدمار؟‬