Examples of using "Traer" in a sentence and their turkish translations:
getirdiklerini gördük...
Dünyaca ünlü tasarımcılar getirelim
Kahve almaya git.
Ben bir tane daha havlu getireceğim.
Bana bir battaniye getirir misin?
İstediğini getirebilirsin.
Öğle yemeğini getirmek zorunda değilsin.
Bilgisayarını getirdiğin için teşekkür ederim.
Şemsiyemi yanımda getirmeyi unuttum.
- Tom'u buraya getirmek istiyorum.
- Tom'u buraya getirmek isterim.
Git ve Tom'u getir.
Pizza almaya gideceğim.
Bilgisayarını getirdiğin için teşekkür ederim.
Yanımda ne kadar para getirmem gerektiğini bilmek istiyorum.
O, barış getirmek için çalıştı.
Gelmek isteyen herkesi getirebilirsin.
Git biraz su getir.
Ne getirmen gerektiğini biliyor musun?
Senin ilaçlarını alacağım.
Bir hediye getirmek gereksiz.
Moğolistan'a, Asya'nın kurak kesimlerine
Sağlık sigortası kartımı getirmeyi unuttum.
Lütfen bana faturayı getirir misin?
Tom bir el feneri getirmeyi unuttu.
Bir bardak daha bira alabilir miyim?
Onun masayı getirmesine yardımcı oldum.
Kendi öğle yemeğini okula getirebilirsin.
Tom kamerasını getirmeyi unuttu.
Bunun ameliyatlar için ciddi sonuçları olabilirdi.
Sonra bilyeleri aşağıdan tekrar getirip
Oyuna kimi getiriyorsun?
Lütfen bana temiz bir bıçak getirir misin?
Onun bu tür hediyeler getirmesi hoş.
Ben öğle yemeği getireceğim.
Sana başka bir şey getirebilir miyim?
Mağazaya gidip biraz yumurta alabilir misiniz?
Az önce kendi ekipmanımı getirmem gerektiğini söyledim.
- Anahtarlarımı masanın üstüne bıraktım. Onları bana getirir misin?
- Anahtarlarımı masanın üzerinde bıraktım, onları bana getirebilir misin?
Biraz heyecan arıyordum bu yüzden kelepçeleri getirmeye karar verdim.
Ağlamak anne babanı geri getirmeyecek.
İlacını al ve bir bardak su getir.
Git ve yan odadan bir sandalye getir, lütfen.
Bir iyilik yapıp odama biraz buz getirebilir misin tatlım?
o insanları topluma kazandırmanın yolu ise bizlere yani o kişilerin arkadaşlarına düşüyor
Konuklarımızı ekranda bir araya getirebilecek miyiz bilmiyorum.
Soğuk Moskova kışlarında kendi başına şapka takmak en iyisidir.
"Köpeğimi yanımda getireceğim böylece onunla tanışabilirsin." "Ne! Buraya hayvan getirmeye yeltenme!"
Bana bir yastık ve battaniye getirebilir misiniz, lütfen?