Translation of "Toalla" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "Toalla" in a sentence and their turkish translations:

Pásame mi toalla.

Bana havlumu uzat.

Tráeme una toalla.

Bana bir havlu getir.

Necesito una toalla.

Bir havluya ihtiyacım var.

Alcanzame una toalla.

Bana bir havlu ver.

¿Habéis traído toalla?

Havlu getirdin mi?

- Hay solamente una toalla de baño.
- Sólo hay una toalla.

Sadece bir banyo havlusu var.

Tráeme una toalla seca.

Bana kuru bir havlu getirin.

Tráeme una toalla húmeda.

Bana nemli bir havlu getirin.

No tires la toalla.

- Yenilgiyi kabul etmeyin.
- Pes etmeyin.

Te llevo una toalla.

- Sana bir havlu alacağım.
- Sana bir havlu getireceğim.

La toalla está mojada.

Havlu ıslak.

La toalla está seca.

Havlu kuru.

Él necesita una toalla.

Bir havluya ihtiyacı var.

¿Dónde está mi toalla?

Benim havlum nerede?

Tom estrujó la toalla.

Tom havluyu sıktı.

Necesito una toalla seca.

Kuru bir havluya ihtiyacım var.

Voy a traer otra toalla.

Ben bir tane daha havlu getireceğim.

Se secó con la toalla.

O, bir havlu ile kendini kuruladı.

Mojó la toalla con agua.

Havlusunu suyla ıslattı.

Tom necesita una toalla seca.

Tom'un kuru bir havluya ihtiyacı var.

Sécate la cara con una toalla.

Yüzünüzü bir havlu ile kurulayın.

Sécate las manos con esta toalla.

Bu havlu ile ellerini sil.

Se secó la cara con una toalla.

O, yüzünü bir havlu ile kuruladı.

¡Mi toalla está cubierta de hormigas rojas!

Benim havlum kırmızı karıncalarla kaplı!

- Abandonaron.
- Se rindieron.
- Desistieron.
- Tiraron la toalla.

Onlar vazgeçtiler.

- No tires la toalla.
- ¡No te rindas!

Pes etme!

Aquí tienes una toalla que puedes usar.

İşte kullanabileceğiniz bir havlu.

Secó a la bebé con una toalla seca.

Bebeği temiz bir havluyla kuruladı.

- Lo dejé.
- Me rendí.
- Tiré la toalla.
- Cedí.

- İstifa ettim.
- Vazgeçtim.
- Bıraktım.

- Se rindió.
- Lo dejó.
- Cedió.
- Tiró la toalla.

O vazgeçti.

Tom se secó el pelo con una toalla.

Tom saçını havlu ile kuruladı.

Tom se secó la cara con una toalla.

Tom havluyla yüzünü kuruladı.

Solo hay una toalla en nuestro cuarto de baño.

Banyomuzda yalnızca bir havlu var.

Me sequé con la toalla que me pasó Tom.

Tom'un bana verdiği havluyla kendimi kuruttum.

Ella agarró su toalla y se dirigió a la playa.

O havlusunu kaptı ve plaja gitti.

Tom salió de la ducha y se puso una toalla alrededor de su cadera.

Tom duştan çıktı ve kalçasının etrafına bir havlu sardı.

- A pesar de los ánimos que le dábamos decidió rendirse.
- A pesar de nuestro apoyo, decidió tirar la toalla.

Teşviğimize rağmen, o pes etmeye karar verdi.