Translation of "Sabrán" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Sabrán" in a sentence and their turkish translations:

Lo sabrán.

Onlar bilecek.

Ellos nunca sabrán que estamos aquí.

Onlar burada olduğumuzu hiç bilmeyecekler.

Porque, como algunos ya sabrán, soy emocionalmente inestable.

çünkü belki bilirsiniz, duygusal açıdan değişken biriyim.

No puedo garantizarles que sabrán si han tomado la decisión perfecta,

Kusursuz bir karar verdiğinizi gerçekten bildiğinize dair size bir söz veremem

Sabrán lo que es encariñarse con un gato o con un perro

hayatında bir kediyle veya bir köpekle bağ kurduğunu

Sólo aquellos que se arriesguen a ir demasiado lejos sabrán hasta dónde se puede llegar.

Sadece çok uzağa gitme riskini alanlar birinin ne kadar uzağa gidebileceğini bilecektir.