Translation of "Quedarme" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "Quedarme" in a sentence and their turkish translations:

- Preferiría quedarme.
- Prefiero quedarme.

Kalmayı tercih ederim.

Quiero quedarme.

Kalmak istiyorum.

Puedo quedarme.

Kalabilirim.

Prefiero quedarme aquí.

Ben burada kalmayı tercih ederim.

Quiero quedarme aquí.

- Ben burada kalmak istiyorum.
- Burada kalmak istiyorum.

Temo quedarme ciego.

Kör olmaktan korkuyorum.

Quiero quedarme vivo.

Hayatta kalmak istiyorum.

Quiero quedarme contigo.

- Seninle kalmak istiyorum.
- Sizinle kalmak istiyorum.

Tengo que quedarme.

- Kalmalıyım.
- Ben kalmak zorundayım.

Prefiero quedarme sentado.

Oturmayı tercih ederim.

- No tengo dónde quedarme.
- No tengo ningún lugar donde quedarme.

Kalacak hiçbir yerim yok.

Preferiría quedarme en casa.

Evde kalmayı tercih ederim.

Intentaré no quedarme dormido.

Uyuklamamaya çalışacağım.

Sé que debería quedarme.

- Biliyorum, kalmalıyım.
- Kalmam gerektiğini biliyorum.

Prefiero quedarme aquí mejor.

Ben burada kalmayı tercih ederim.

Tengo que quedarme aquí.

- Burada kalmalıyım.
- Burada kalmak zorundayım.

¿Puedo quedarme a ayudar?

Kalıp yardım edebilir miyim?

Prefiero quedarme en casa.

Evde kalmayı tercih ederim.

Prefiero quedarme a irme.

Kalmayı gitmeye tercih ederim.

No quiero quedarme acá.

Burada kalmak istemiyorum.

Quiero quedarme en casa.

Evde kalmak istiyorum.

¿Puedo quedarme con esto?

Bunu devam ettirebilir miyim.

Prefiero quedarme a ir.

Gitmeyi kalmaya tercih ederim.

Tengo que quedarme en casa.

Ben evde kalmak zorundayım.

Planeo quedarme en la ciudad.

Şehirde kalmayı planlıyorum.

Planeo quedarme aquí tres días.

Üç gün burada kalmayı planlıyorum.

Preferiría salir que quedarme adentro.

- Dışarı çıkmayı evde kalmaya tercih ederim.
- Evde kalmaktansa dışarı çıkmayı tercih ederim.

Pretendo quedarme aquí tres días.

Üç gün burada kalmayı planlıyorum.

Quiero quedarme acá con vos.

Burada seninle kalmak istiyorum.

Planeo quedarme allí una semana.

Orada bir hafta kalmayı planlıyorum.

Necesito un lugar para quedarme.

Sabahlamak için bir yere ihtiyacım var.

Necesito un lugar donde quedarme.

Kalacak bir yere ihtiyacım var.

Necesito quedarme aquí esta noche.

Bu gece burada kalmam lâzım.

Me gustaría quedarme de pie.

Ayakta durmak istiyorum.

Creo que voy a quedarme.

- Sanırım kalacağım.
- Kalacağımı düşünüyorum.

Decidí quedarme un día más.

Bir gün daha kalmaya karar verdim.

Tengo miedo de quedarme solo.

Ben yalnız kalmaya korkuyorum.

Tuve que quedarme en casa.

Evde kalmam gerekiyordu.

Quiero quedarme aquí más tiempo.

Burada daha uzun kalmak istiyorum.

¿Puedo quedarme un poco más?

Biraz daha uzun kalabilir miyim?

- ¿Puedo quedarme con una de sus fotos?
- ¿Puedo quedarme con una de tus fotos?

Resimlerinden birini saklayabilir miyim?

No quiero quedarme aquí. Quiero bajar.

Burada oyalanmak istemiyorum. Aşağı inmek istiyorum.

Prefiero quedarme en casa que salir.

Dışarı gitmektense evde kalmayı tercih ederim.

Estoy planeando quedarme en el hotel.

Otelde kalmayı planlıyorum.

No tuve más opción que quedarme.

Kalmaktan başka seçeneğim yoktu.

Preferiría quedarme aquí a ir allí.

Oraya gitmektense burada kalmayı tercih ederim.

¿Volver a casa? ¡Prefiero quedarme aquí!

Eve dönüyor musun?Burada kalmayı tercih ediyorum!

Estoy acostumbrado a quedarme hasta tarde.

Ben geç saatlere kadar kalmaya alışkınım.

Pretendo quedarme en el hotel Hillside.

Hillside Hotel'da kalmayı planlıyorum.

Pretendo quedarme ahí por una semana.

Orada bir hafta kalmak istiyorum.

Me gustaría quedarme aquí con Tom.

Tom'la burada kalmak istiyorum.

No puedo quedarme mucho más tiempo.

Ben çok daha uzun kalamam.

Voy a quedarme aquí un rato.

Ben kısa bir süre için burada kalacağım.

Tengo pensado quedarme una semana allí.

Orada bir hafta kalmayı planlıyorum.

No puedo quedarme aquí para siempre.

Sonsuza dek burada kalamam.

Me gustaría quedarme por una noche.

Ben bir gece kalmak istiyorum.

¿Tengo que quedarme en el hospital?

- Hastanede kalmak zorunda mıyım?
- Hastanede kalmama gerek var mı?

Sé que debería quedarme a ayudar.

Kalmam ve yardım etmem gerektiğini biliyorum.

Pienso quedarme unos años en América.

Birkaç yıl Amerika'da kalmayı düşünüyorum.

Me tomó harto tiempo quedarme dormido.

Uykuya dalmak uzun zamanımı aldı.

Desearía poder quedarme aquí contigo hoy.

Keşke bugün seninle burada kalabilsem.

Quiero quedarme un par de días.

Birkaç gün kalmak istiyorum.

Quería quedarme allí dos días más.

Orada iki gün daha kalmak istedim.

¿Puedo quedarme unos minutos a solas?

Birkaç dakika yalnız kalabilir miyim?

Puedo quedarme aquí hasta que vuelvas.

Sen dönene kadar burada kalabilirim.

Preferiría quedarme en lugar de irme.

Kalmayı gitmeye tercih ederim.

¿Cuánto tiempo tengo que quedarme aquí?

Ne kadar süre burada kalmalıyım?

No puedo quedarme mucho. Tengo planes.

Ben uzun süre kalamam. Planlarım var.

Desearía tener razones para no quedarme.

Keşke kalmamak için bir nedenim olsa.

Voy a quedarme acá hasta mañana.

Yarına kadar burada kalacağım.

Tengo que quedarme en casa hoy.

Bugün evde kalmalıyım.

- Prefiero quedarme en casa que ir a pescar.
- Prefiero quedarme en casa que ir de pesca.
- Prefiero quedarme en casa a ir de pesca.

Evde kalmayı balık tutmaya tercih ederim.

Yo preferiría quedarme en casa que salir.

Dışarı çıkmaktansa evde kalmayı tercih ederim.

Prefiero quedarme en casa a ir solo.

Yalnız gitmektense evde kalmayı tercih ederim.

Puedo quedarme en el cuarto de invitados.

Misafir odasında kalabilirim.

- ¿Puedo quedarme a dormir?
- ¿Puedo dormir aquí?

Burada uyuyabilir miyim?

Prefiero salir a quedarme en la casa.

Dışarı gitmeyi evde kalmaya tercih ederim.

Voy a quedarme en casa esta noche.

Bu gece evde kalacağım.

Lo siento, no puedo quedarme mucho tiempo.

Üzgünüm, uzun kalamam.

Sé que debería quedarme un rato más.

Biraz daha uzun kalmam gerektiğini biliyorum.

Estoy cansada, pero no puedo quedarme dormida.

Yorgunum, fakat uykuya dalamam.

Quiero quedarme en casa con mi familia.

Evde ailemle birlikte kalmak istiyorum.

¡Vamos, mamá! No quiero quedarme aquí parado.

Anne, gidelim! Burada durmak istemiyorum.

Tengo tres despertadores para no quedarme dormido.

Uyuyakalmamak için üç çalar saatim var.

Quiero quedarme solo un par de horas.

Birkaç saat yalnız kalmak istiyorum.

No quiero bajar y quedarme a la mitad.

Kendimi geri dönüşü olmadan aşağıda bulmak istemem.