Examples of using "Omer" in a sentence and their turkish translations:
Ömer Faruk Filiz
Ömer mısır yer.
Ömer mısır yerken Ali ata bakıyordu.
Emel eve geldiğinde Ömer mısır yiyordu.
Ali topu Ömer'in kafasına attı ve Ömer mısırı yere düşürdü.
Patlamış mısır Ömer'in boğazına kaçtı.
Napolyon'un planlanan İngiltere işgali için Saint Omer'de toplanan