Examples of using "Maíz" in a sentence and their turkish translations:
- Mısıra alerjim var.
- Mısır alerjim var.
- Mısıra karşı alerjim var.
Ömer mısır yer.
işte karşımızda mısır pramitleri
Tom patlamış mısır istiyor.
Burbon mısırdan yapılır.
Mısır ekmeğinde sosisli sandvici severim.
Ben patlamış mısır istiyorum.
Bu yıl dev bir mısır mahsulü olacak.
Ömer mısır yerken Ali ata bakıyordu.
Emel eve geldiğinde Ömer mısır yiyordu.
Mısır, ABD'de en çok mali destek alan tarım ürünüdür.
bu mısır pramitlerini kim yaptı niye yaptı
ama eğer solaksanız da büyük ihtimalle koçanlı bir mısır.
sizce mısır pramitlerini nasıl kaldırıp kaçırmış olabilirler
Mısır ABD'de en yüksek oranda sübvanse edilen üründür.
Tom kaseden bir avuç patlamış mısır aldı.
Genetik mühendisliği sayesinde, mısır kendi böcek ilaçlarını üretir.
Ben sizin patlamış mısırınıza tereyağı istemediğinize inanamıyorum.
Tom mutfakta mikrodalgada patlamış mısır yapıyor.
mısır pramitleri deyince benim aklıma ilk şu soru geliyor
O, bir oturuşta on kutu mısır gevreğini bitirebilir.
ama bugün sahra altı Afrika mısır ürünlerine bakarsanız,
1984'te Kola şeker yerine yüksek fruktozlu mısır şurubu kullanmaya başladı.
Mısır, ABD'de önemli bir üründür.
Ali topu Ömer'in kafasına attı ve Ömer mısırı yere düşürdü.
- Geleceği varsa göreceği de var.
- İnsan ektiğini biçer.