Examples of using "Magnitud" in a sentence and their turkish translations:
Ama biliyorsunuz ki böyle büyük bir zafer kazandığınızda
5 büyüklüğünde bir deprem Tokyo'yu salladı.
Suçunun büyüklüğünü anladı.
Bu kadar büyük inci asla görmedim!
Sorunların büyüklüğünü fark etmemiştim.
Japonya Meteoroloji Ajansı doğu Japonya deprem büyüklüğünü 8.8 den 9.00'a kadar tekrar inceledi, dünya tarihinde en büyük kayıt.