Examples of using "Importe" in a sentence and their turkish translations:
Senin için sakıncası yoktur umarım.
Onun umurunda olduğunu sanmıyorum.
Tam fiyatı ödemek zorunda kalmadım.
İnsanlar önemli işler yapmak istiyor, esneklik istiyor,
Size biraz tavsiye verirsem umursamayacağınızı ümit ediyorum.
Kaybetmeyi göze alabileceğim bir giysi parçası almalıyım.