Translation of "Hambruna" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Hambruna" in a sentence and their turkish translations:

La hambruna nos mira al rostro.

Açlık burnumuzun dibinde.

A la larga sequía le siguió la hambruna.

Uzun kuraklığın ardından açlık geldi.

A la erupción del volcán le siguió la hambruna.

Yanardağ patlamasını kıtlık izledi.

En tiempos de abundancia, recuerda los tiempos de hambruna.

Bolluk zamanlarında kıtlık zamanlarını hatırla.

La hambruna es uno de los cuatro jinetes del Apocalipsis.

Kıtlık, Mahşerin Dört Atlısı'ndan biri.

Si las cosechas empeoraran mucho más, podría provocar una hambruna.

Hasat kötüleşirse bir kıtlık olabilir.

A causa de la hambruna, el ganado murió de hambre.

- Kıtlıktan dolayı sığır açlıktan öldü.
- Sığır açlıktan dolayı öldü.
- Kıtlıktan dolayı sığırlar açlıktan öldü.

La guerra ha provocado hambruna a lo largo de la historia.

Savaş, tarih boyunca sıkıntı üretti.

La hambruna había matado a más de 36 millones de personas.

Kıtlık 36 milyondan fazla insanı öldürmüştü.

Todos hablan sobre el virus y la muerte. Nadie habla de hambre y hambruna.

Herkes virüsten ve ölümden bahsediyor. Hiç açlıktan ve kıtlıktan bahseden yok.

La gente estaba aterrorizada por la guerra, la hambruna y la plaga. Mas de un tercio pereció.

Halk savaş,veba ve kıtlık yüzünden terörize edilmişti.Halkın 1/3'ü ölmüştür.