Examples of using "Falta" in a sentence and their turkish translations:
Ne eksik?
Bir şey eksik.
Tom eksik.
- Birisi kayıp.
- Birisi eksik.
- Bir çatal eksik.
- Bir tane çatal eksik.
Kayıp bir bıçak var.
Eksik bir sayfa var.
O deneyimden yoksundur.
O güvenden yoksundur.
Sen hayal gücünden yoksunsun.
Bir şey eksik değil.
Eksik kimse yok.
Para gereklidir.
Nokta eksik.
Gerek yoktu ya.
Hiçbir şeyimiz noksan değil.
Poşet lazım mı?
Onun disipline ihtiyacı var.
Onların gönüllülere ihtiyacı var.
Onun tecrübesi yok, değil mi?
Benim hatam.
Ben bir çorabı kaybediyorum.
Burada gerekli değilsin.
Endişelenmeye gerek yoktu.
Bir şey eksikse bana bildir.
Bir şey eksik gibi görünüyor.
Kendinizi tanıtmanıza gerek yok.
olumsuz özelliklerine ilişkin bilgileri reddeder.
eksik tarafımız varsa
Seni yarın mutlaka ziyaret edeceğim.
- Lastiğin çok az havası var.
- Tekerin çok az havası var.
O, onun kararlarında yetersiz.
Havasızlıktan öldü.
Tom empatiden yoksun.
Şiddete gerek yok.
Yarın gelmeye gerek yok.
Bu saygısızlık.
Nazik olmaya gerek yok.
İzin istemek için gerek yoktur.
Onlara bu kadar ihtiyacımız var mı?
Bir çekice ihtiyacım var.
Başka eksik bir şeyimiz var mı?
Senin yardımın gerekli değil.
Benim boyaya ihtiyacım var.
Cevap vermek zorunda değilsin.
Tom motivasyondan yoksun.
O motivasyondan yoksundur.
Mükemmel: Hiçbir kusuru yok.
- Cevap vermek zorunda değilsin.
- Cevap vermek zorunda değilsiniz.
Sahip olduğumuz ve
Uykusuzluktan yoruldum.
Burada kalmana gerek yok.
Paraya ihtiyacım var.
O, bazen okula gelmez.
Tom çoğunlukla derse gelmez.
Akşam yemeğine kadar ne kadar sürer?
Beni uyandırmak zorunda değildin.
Oksijen yetersizliğinden öldü.
Mary sağ duyudan yoksundur.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
- Oraya gitmem gerekiyor mu?
- Benim oraya gitmeme herhangi bir ihtiyaç var mı?
O, sık sık okula gelmez.
Tom'un bir parmağı eksik.
İyimserlik bilgi eksikliğidir.
Senin saygı yoksunluğun beni öfkelendiriyor.
Tom gereken niteliklere sahip mi?
O, bir aktör olma yeteneğinden yoksundur.
Benim şimdi paraya ihtiyacım yok.
Ne sorumsuz!
Neyin eksik olduğunu biliyorum.
Kayıp dolar nerede?
O sık sık okula gelmez.
Mutfakta bir bulaşık makinesi yok.
Paraya ihtiyacı var.
Bana şantaj yapmana gerek yoktu.
Hemen cevap vermek zorunda değilsiniz.
Senin çekingenlikten uzak tavırlarını seviyorum.
Hiç kahve yok.
- Özür dilemek zorunda değilsin.
- Özür dilemek zorunda değilsiniz.
Başlayabilmemiz çok uzun sürmeyecek.
Saat üçe bir dakika var.