Examples of using "Cuchillo" in a sentence and their turkish translations:
Bıçak kör.
Bıçağını bana ödünç verir misin?
O bıçak iyi keser.
Kayıp bir bıçak var.
- Bana bir bıçak lazım.
- Bir bıçağa ihtiyacım var.
Bana bıçağı ver.
Bir bıçağım var.
Bana bıçağını ver.
Bir bıçak istiyorum.
Bıçağını bırak!
Bir bıçağın var mı?
Bir bıçak var.
O bir bıçak değildir, BU bir bıçaktır.
O sizin bıçağınız değil.
Lütfen, bana bıçağını ödünç ver.
Bıçak keskin değil.
Ben bıçağı bulamıyorum.
Benim bıçağım kırıktır.
O, bıçağı köreltti.
Bıçağı gördün mü?
Benim keskin bir bıçağım var.
Bıçakla kes.
Bu bıçak iyi keser.
Bu bir bıçak.
Ben hep bir bıçak taşırım.
Pastayı bir bıçakla kes.
O, onu bir bıçakla öldürdü.
Bir bıçakla kendimi kestim.
O bir bıçağı biliyordu.
Bu bıçak iyi kesmiyor.
O bıçakla dikkatli olun.
Lütfen bana bıçağını ödünç ver.
Bir mutfak bıçağına ihtiyacım var.
Bu senin bıçağın değil.
Tom'un bıçağına el koydum.
Bu bıçak çok keskin.
Tom'un keskin bir bıçağa ihtiyacı var.
Bu bıçak yeterince keskin değil.
Bir bıçakla dikkatli olmalısın.
O bir bıçak olarak kullanılabilir.
Üzgünüm, bıçağımı düşürdüm.
Lütfen bana temiz bir bıçak getir.
Bu bıçağı hiç biledin mi?
Bana bir bıçak satın almanı istiyorum.
- Bıçağım köreldi.
- Bıçağım körelmiş.
Onlar, bir bıçak ve çatalla yemek yerler.
Tereyağı için bir bıçağa ihtiyacımız var.
Mutfakta bir bıçak var mı?
Paketimde bir bıçak taşıyorum.
Bıçak bahçıvan aittir.
O bir bıçak ya da benzer bir şey taşıdı.
Bu bir mutfak bıçağı.
Bu bıçak çok keskin değil.
Bu bıçak benim için çok yararlıydı.
Pastayı bir bıçakla kes.
O onu bıçakla kesti.
O, onu bir bıçakla bıçakladı.
Lütfen bıçakla keki kes.
İç çamaşırını güvenilir bir bıçakla kesip çıkarma zamanı.
Tom bir bıçakla bıçaklandı.
Peynirin içine bıçak saplamayın.
Pastayı bıçakla kesmeyin.
Ben bir bıçak ile parmağımı kestim.
Emanet aldığım bıçağı geri verdim.
Patatesleri soyamam. Bıçağım yok.
Tom Mary'ye bir bıçak uzattı.
Peyniri bıçakla kesmek kolaydır.
Kesecek bıçağım yok.
O, bıçakla parmağını kesti.
- Bıçağını ağaca batırdı.
- Bıçağını ağaca sapladı.
O, eti bir bıçakla kesti.
Keskin bir bıçakla kendimi yaraladım.
Tom bıçağı Mary'den uzaklaştırdı.
Tom'un elinde bir bıçak vardı.
Çoğunluk bıçağın nasıl kullanılacağını bilir.
Ayakkabıcının çocukları yalın ayak gider.
Bu bıçak et kesmek için kullanılır.
- Bu bıçak iyi kesmez.
- Bu bıçak iyi kesmiyor.
Tom keskin bir bıçakla kendini kesti.
İpi kesmen için bir bıçağa ihtiyacın var.
Tom, Mary'ye kendi bıçağını uzattı.
Bıçakla yemek kabalıktır.
Bir bıçakla sol elini yaraladı.
Biz bıçak ve çatal yerine yemek çubuklarını kullanırız.
Polis delikanlıdan bıçağı aldı.
Kasap bıçağı çekmecede.
Kadın masadaki bıçağa uzandı.
O, elini bir bıçakla kesti.
Benim bıçağın ağzı çok keskin.
Lütfen bana temiz bir bıçak getirir misin?
Tom elektrikli bıçakla hindiyi kesti.
Bıçağı ağzına koyma.
Tom bir bıçak çıkardı ve Mary'yi tehdit etti.