Translation of "Carné" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Carné" in a sentence and their turkish translations:

¿Puedo ver tu carné de conducir?

- Sürücü ehliyetinizi görebilir miyim?
- Sürücü ehliyetini görebilir miyim?

Tengo que renovarme el carné de identidad.

Kimliğimi yenilemem gerekiyor.

El mes pasado renové mi carné de conducir.

- Geçen ay sürücü ehliyetimi yeniledim.
- Geçen ay ehliyetimi yeniledim.

Le retiraron el carné de conducir debido a su conducción temeraria.

Pervasız sürüşten dolayı onun ehliyeti alındı.

Ella no es bastante mayor para sacar un carné de conducción.

Sürücü belgesi almak için yeterince yaşlı değil.

Tom dijo que no creía que Mary tuviera carné de conducir.

Tom Mary'nin bir ehliyeti olduğunu düşünmediğini söyledi.

Si no suspendo, conseguiré mi carné de conducir antes de Año Nuevo.

Eğer başarısız olmazsam, Yeni Yıldan önce ehliyetimi alacağım.

Aprendí a conducir y me saqué el carné a los dieciocho años.

On sekiz yaşındayken araba kullanmayı öğrendim ve ehliyet aldım.

Tom se declaró culpable de conducir ebrio y le retiraron el carné de conducir durante seis meses.

Tom alkollü araba sürme suçunu kabullendi ve ehliyeti altı aylığına iptal edildi.

- Tom no lo hizo lo suficientemente bien en la prueba de conducir para sacarse el carné.
- A Tom no le fue tan bien en la prueba de conducir para obtener una licencia de conducir.

Tom sürücü belgesini almak için sürücü testinde yeterince iyi yapamadı.