Examples of using "Caído" in a sentence and their turkish translations:
Onları düşürmüş olmalısın.
ve arkadaşımı kaybetmekle başladı.
- Rejim düştü.
- Yönetim düştü.
Yaprakların hepsi döküldü.
Devrilmiş bir ağaç yolu kapattı.
Bisikletimden düştüm.
Ağaçtan bir elma düştü.
Başıma korkunç bir trajedi geldi.
Affedersiniz, yemek çubuklarımı düşürdüm.
Neredeyse tüm yapraklar döküldü.
Hiç kuyuya düştün mü?
Tutmasaydım düşmüştün!
Hastanedeyim. Yıldırım çarptı.
Postamı kontrol edemiyorum. Sunucu bozuk.
- Yuvadan düşen küçük bir kuşu kurtardık.
- Yuvadan aşağı düşmüş bir yavru kuşu kurtardık.
Yükü düştüğü için kamyon mecburen durdu.
Kalemini düşürdün.
Tom kanepenin arkasına düşmüş olan bozuk paraları topladı.
Tom kanepenin arkasına düşen el fenerini el yordamıyla aradı.
Ürünlerinin kalitesi yıllar geçtikçe kötüleşti.
Türk Lirası senenin başından itibaren %40'tan fazla düşüş yaşadı.
Tom nehre atlama cesaretinin olmasını ve düşen bebeği kurtarmayı istemişti.
Anahtarımı yolda iken kaybetmiş olmalıyım.