Translation of "Afecta" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "Afecta" in a sentence and their turkish translations:

afecta su aprendizaje y desarrollo.

bu onların öğrenmelerini ve gelişimlerini etkiliyor.

Afecta a todas las etnias,

Tüm etnik kökenleri etkiler,

Fumar afecta a tu salud.

Sigara içmek sağlığını etkiler.

Fumar afecta a nuestra salud.

Sigara içmek sağlığımızı etkiler.

No me afecta el clima cálido.

Sıcak havadan rahatsız olmam.

Este problema nos afecta a todos.

Bu sorun hepimizi etkiliyor.

En nuestro cuerpo, afecta a diferentes funciones

uyku ve davranış biçimleri,

Esta ley solo afecta a los extranjeros.

Bu yasa sadece yabancıları etkiler.

No nos importa hasta que nos afecta personalmente.

Kendimiz bizzat etkilenmeden umursamıyoruz.

A algunas plantas les afecta enseguida el frío.

Bazı bitkiler hızla soğuktan etkilenir.

Esta enfermedad afecta principalmente al sistema nervioso central.

Bu hastalık esas olarak merkezi sinir sistemini etkiler.

afecta en algo a la memoria declarativa de eventos.

açık belleğe bir şey yapıp yapmadığını test edebiliriz.

Cómo se sienten sobre ello afecta directamente a su enfoque.

Bu yüzden nasıl hissettiğiniz nasıl davranacağınızı direkt etkiliyor.

La ira afecta el sistema inmunológico, y el sistema cardiovascular.

Öfke bağışıklık sistemimizi, kalp ve dolaşım sistemimizi etkiliyor.

Algunos estudios incluso indican que afecta las tasas de mortalidad,

Bazı çalışmalar ölüm oranını bile etkilediğini gösteriyor,

La imaginación afecta a todos los aspectos de nuestra vida.

Hayal hayatlarımızın her yönünü etkilemektedir.

¿Acaso la cantidad de lluvia afecta al crecimiento de las cosechas?

Yağmur miktarı ekinlerin büyümesini etkiler mi?

La artritis es una enfermedad dolorosa que afecta a las articulaciones.

Artrit, eklemleri etkileyen ağrılı bir durumdur.

La destrucción de la capa de ozono afecta al medio ambiente.

Ozon tabakasının tahrip edilmesi çevreyi etkiler.

Que afecta a todos los músculos, desde la cabeza hasta los pies.

baştan ayağa tüm kasları etkiliyor.

La lluvia ácida en el agua de beber afecta la salud humana.

İçme suyundaki asit yağmuru insan sağlığını etkiler.

Hoy en día, afecta solo a unos 350 chicos en el mundo.

Şu an tüm dünyada sadece yaklaşık 350 çocukta var.

El Mal de Alzheimer afecta principalmente a personas mayores de 60 años.

Alzheimer hastalığı çoğunlukla 60 yaşından fazla olan insanları etkiler.

Y afecta a cerca de 6 millones de personas solo en EE. UU.

demansın en yaygın nedeni.

Tom no se da cuenta de como su comportamiento afecta a los demás.

Tom kendi davranışlarının başkalarını nasıl etkilediğini fark etmiyor.