Examples of using "Clima" in a sentence and their turkish translations:
Ne korkunç bir hava!
Hava harika, değil mi?
Bugün hava harika.
Ben bir iklim bilimciyim,
Hava aniden değişti.
Hava nasıl?
Bu havadan nefret etmiyor musun?
- Buradaki iklim ılımandır.
- Burada iklim ılımandır.
- İklim değişti mi?
- Ortam farklılaştı mı?
Hava nasıldı?
İklim değişiyor.
Bu ülkenin sert bir iklimi var.
Ama hava şartlarına karşı tam olarak korunaklı değil.
İklim onun sağlığını etkiledi.
Bugün hava berbattır.
Hava durumu bilimsel olarak tahmin ediliyor.
Hava hakkında her zaman şikayet ediyorsun.
- Japonya, ılıman bir iklime sahiptir.
- Japonya ılıman bir iklime sahiptir.
Brezilya iklimini severim.
Senin en sevdiğin iklim nedir?
İklim çok ılıman.
Sanırım havaya bağlı.
Tom hava durumu hakkında şikâyette bulundu.
Orada hava nasıl?
Bugün hava nasıldır?
Bu soğuk havaya çabuk alışırsınız.
şirketler ve politik güçler bulunmuyor.
iklimin etkilerini belirgin biçimde düşürebilir.
Bu ikisi de iklimi etkiliyor
Kötü hava yola çıkmamı engelledi.
O gün hava güzeldi.
Hava günden güne değişir.
- O ülke ılıman bir iklime sahiptir.
- O ülkenin ılıman bir iklimi vardır.
Japonya'nın iklimi ılımandır.
Bu sıcak havaya dayanamıyorum.
"Ne zaman geri döneceksin?" "Bu tamamen havaya bağlı."
İklim nemli ve sıcak.
Bu hava harika değil mi!
Bu adanın kusursuz bir iklimi var.
Bu yağışlı havadan bıktım.
Sıcak havadan rahatsız olmam.
Boston'da hava nasıl?
Kuzeyde kötü hava var.
Seattle çok yağışlı bir iklime sahiptir.
Yağmurlu havadan hoşlanmıyorum.
Ben bu soğuk havayı çok seviyorum.
İran'da hava nasıl?
Bu soğuk havaya alışkınım.
İngiltere'de hava çok sık değişir.
- O ada tropikal bir iklime sahiptir.
- O adanın tropikal bir iklimi vardır.
Yarın havanın iyi olmasını umalım.
Yağışlı hava, on gün boyunca sürdü.
İklim için okulu boykot ettim.
Vay canına, hava şimdiden ağırlaştı.
sonsuzluk için iyi huylu kalan bir iklim.
iklimin aslında insan sağlığıyla ilgili olduğunu yeni bir çerçeveye oturtabiliriz
Havanın küresel olarak garipleşmesiyle
Orada havanın çok soğuk olduğunu biliyorum.
O, kötü havaya rağmen geldi.
Bu soğuk hava ne kadar sürecek.
Hava dışında, iyi bir piknikti.
Ülkenizde iklim nasıl?
Hava gittikçe kötüleşiyor.
Ormanda hava harikadır.
- Bu ılık hava şubat için anormaldir.
- Böyle sıcak bir hava şubatta anormal.
Bu ülkede iklim ılımandır.
Hava soğuyor.
Bugün hava dünkünden daha kötü.
Kısa sürede kendini soğuk havaya alıştırdı.
Kahire'nin çok sıcak bir iklimi var.
İklimi değiştirmek, tuzlu suyu buharlaştırmak için.
Dağlardaki hava çok değişken olur.
ve dünyayı iklim aktivistleri ile donatalım.
lezzetli, bitkisel burgerler sunarak yapabiliriz.
Sence iklimimizin karakterlerimiz üzerinde bir etkisi var mı?
İşimizin başarısı havaya bağlıdır.
İçeride kalamayacak kadar çok güzel bir gündü.
Kötü hava balık tutmaya gitmemi engelledi.
Çiftçiler her zaman iklimin insafına kalmıştır.
- Hava nasıl?
- Hava durumu nasıl?
Çiftçiler sürekli havadan şikayet eder.
Soğuk hava berbat, değil mi?
Bu soğuk hava haziran için olağan değil.
Onlar yazın nemli iklimine alışkın.
Koşullar doğru olmalı. Hava durumu şu anda biraz sakin.
Bizi dış ögelerden en iyi ne koruyabilir?
İşte, iklim hakkındaki gerçekler.
ve iklimimizi kontrol etme yeteneğine saygı.
Yiyecekler sıcak havada hızlıca bozulur.
Londra Tokyo'dan iklim olarak farklıdır.
Londra'nın iklimi Tokyo'nunkinden farklıdır.
- Kazanın başlıca nedeni öngörülemeyen havaydı.
- Genellikle öngörülemeyen hava tarafından kazaya sebep olundu.