Examples of using "трудиться" in a sentence and their turkish translations:
Biz çok çalışmalıyız.
Biz çok çalışmaya devam edeceğiz.
Ben hala çok çalışmak zorundayım.
Testi geçmek için çok çalışmalıyım.
Dünya barışını desteklemek için çok çalışmalıyız.
O çok çalışmalı.
O, çok çalışmaya alışkındır.
Çalışmak istemeyen, yemek de yemesin.
Dünya barışını desteklemek adına hizmet etmeliyiz.
Öğrenciler sıkı çalışmak zorunda, ama onlar sosyal etkinlikler için de zaman ayırmak zorundalar.
Çalışmak istemeyen, yemek de yemesin.
Eğer zengin bir adam olsam çok çalışmak zorunda olmam.