Examples of using "торопиться" in a sentence and their turkish translations:
Acele etmelisin.
Acele etmek zorundasın.
- Acele etmenize hiç gerek yok.
- Acele etmeni gerektirecek hiçbir şey yok.
Acele etmeliyiz.
- Acele etmem lazım.
- Elimi çabuk tutmam gerekiyor.
Acele etmene gerek yok.
Acele etmeme gerek yoktu.
- Tom'a söyle aceleye etmeye gerek yok.
- Tom'a acele etmeye gerek olmadığını söyle.
Acele etme. Aceleye gerek yok.
Acele etmeliyiz.
Bu kadar acele etmene gerek yoktu.
Acele etmeliyim.
Acele etmeye gerek yok.
Tom bize acele etmememizi söyledi.
Biz acele edeceğiz.
Acele etmemiz gerekecek.
Acele etmelisin.
- Acele etmeyelim.
- Aceleye getirmeyelim.
Çabucak cevap vermek zorunda değilsin.
Acele edip hatalar yapmaktansa acele etmemen daha iyidir.
Acele etmek zorundayım. Uçağım bir saat içinde kalkıyor.
Tom acele etmek zorunda değil.
Şimdi acele etmeliyiz.
Tom'un acele etmesine gerek yoktur.
Acele etmek zorundaydım.
Tom istediği kadar zaman harcayabilir. Ona acele etmesine gerek olmadığını söyle.
Acele etmelisin.
Tom'un acele etmesine gerek yok.
Acele etmeliyiz.
Tom'a acele etmemesini söyledim.
Acele etmemiz gerektiğini biliyorum.
- Sanırım acele etmemiz gerektiğini biliyorsun.
- Acele etmemiz gerektiğini bildiğini düşünüyorum.
Acele etmeye gerek yok. Çok zamanımız var.
Hemen hüküm vermeyelim, olur mu?
Böyle acele etmeyin.
Tom acele etmemesi gerektiğini söyledi.
Tom'un acele etmesi gerekiyordu.
Acele etmene gerek yok.
Anlamadan yargıda bulunmak istemiyorum.
Tom'un acele etmesine gerek yoktu. Onun bol zamanı vardı.
Anlamadan fikir beyanında bulunmayalım.
Acele etmene gerek yoktu.
Acele etmeyelim.