Examples of using "подобное" in a sentence and their turkish translations:
emsalsiz oranlarda azalma yaşanıyor.
Böyle bir şeyi bekliyordum.
Bu adam neden böyle bir iddiada bulunuyor?
O tür aşağılamaya nasıl katlanıyorsun?
Tom'a benzer bir şey oldu.
Tom öyle bir şey söyledi.
Benzer bir şey başıma geldi.
Hiç böyle bir şey gördün mü?
Böyle bir şeyin olabileceğinden kuşkulandım.
Bunun yaşandığı tek yer Çin değil.
Böyle bir şey kariyerini mahvedebilir.
Hiç öyle bir şey duydun mu?
Öyle bir şeyi nasıl söyleyebilirsin?
Neden böyle bir şey yapardım?
Bunun gibi bir şey bulmak istiyorum.
Böyle bir şeyin olacağını biliyordum.
Böyle bir duruma göz yummayacağım.
Böyle bir şeyin olacağı içime doğmuştu.
Böyle bir hakaretin bir yanıt gerektireceğini sanmıyorum.
Böyle bir şey olmasını beklemiyordum.
Öyle bir şey söylediğimi hatırlamıyorum.
- Böyle bir şey yapmalıyız.
- Bunun gibi bir şey yapmalıyız.
- Elmalar, portakalllar, ve benzerlerini getirdi.
- Elma, portakal falan getirdi.
Tom'a böyle bir şeyde güvenemeyiz.
Niçin böyle bir şey yapmayı istiyorsun?
Böyle bir yeri almaya gücün nasıl yetebilir?
Ancak bir salak böyle öyle bir şey söylerdi.
Hiç bunun gibi bir şey gördün mü?
Tom öyle bir şeyin bir daha asla olmayacağını söyledi.
Böyle bir şeyin olabileceğini düşündüm.
Bunun gibi bir şey için ne kadar para ödersiniz?
Öyle bir şeyin tekrar olmasını asla istemedim.
Böyle başka bir deneyim yaşamak istemiyorum.
Ben de bir zamanlar benzer bir deneyime sahiptim.
Kendimi öyle bir şey yaparken hayal edemiyorum.
Tom ilk defa böyle bir şey yapmadı.
Nasıl böyle bir şey olabilir?
Tom'un öyle bir şey yapacağına inanmıyorum.
Tom'un öyle bir şey yapabileceğine inanmıyorum.
Böyle bir şey yapmayı düşünemedim.
Düşündüğümüz ya da benimsediğimiz böyle bir şey mi?
Tom böyle bir şey söylediğini yalanladı.
Aynı benzer bir olay var aslında zaman yolculuğuyla
Gerçekten öyle bir şey yaptığına inanamıyorum.
böyle birşey bulduysak bile devlete götürmemiz gerekiyor
Bana söylemeden öyle bir şey yapacağına inanamıyorum.
Neden biri böyle bir şey yapsın ki?
- Böyle bir şeyi yapmamam gerektiğini biliyorum.
- Böyle bir şeyi yapacak kadar aptal değilim.
Böyle bir şey olacağı hiç aklıma gelmezdi.
Böyle bir şey olacağını biliyordum.
Birinin neden böyle bir şey yapacağını anlamaya bile başlayamıyorum.
Böyle bir şeyi ne gördüm ne de işittim.
Tom'un gerçekten böyle bir şey yapıp yapmayacağını merak ediyorum.
O şeyi nasıl yiyebildiğini anlamıyorum.