Examples of using "ожидал" in a sentence and their turkish translations:
Bunu bekliyordum.
Ben bunu beklemiyordum.
Tom bunu beklemiyordu.
Bunu beklemiyordum.
Ne bekliyordun?
Daha fazlasını bekliyordum.
Tom ne bekliyordu?
En kötüsünü bekliyordum.
Bunu bekliyordum.
Tom daha fazla umuyordu.
Tom, Mary'yi bekliyor.
Bundan daha iyisini bekledim.
Tom bunu bekliyordu.
Tom seni görmeyi ummuyordu.
Seni burada görmeyi ummadım.
Bu soruyu beklemiyordum.
O seni görmeyi beklemiyordu.
Tom'un beklediği bu değil.
Seninle tanışacağımı ummuyordum.
Seni burada bulmayı beklemiyordum.
- Tom bunun gerçekleşmesini bekliyordu.
- Tom bunun olmasını umdu.
Tom kazanmayı beklemedi.
Tom Mary'nin kazanmasını bekledi.
Tom bunu beklemiyordu.
Kimse bunu beklemiyordu.
Bunu beklemiyordum.
Daha iyi bir açıklama bekliyordum.
Böyle bir şeyi bekliyordum.
Bir şey beklemiyordum.
Tom'un umduğu bu.
Beklediğim bu değil.
Tam olarak ne bekliyorsun?
Beklediğim bir şey değildi.
Onu beklemiyordum.
Biraz daha bekliyordum.
- Şaşırtmaca beklemiyordum.
- Bir aldatmaca geleceğini tahmin etmemiştim.
Bunu senden beklemiyordum.
Sen karşılaşmayı umduğum son kişisin.
Hiç kimse Tom'un kazanmasını beklemiyordu.
Ben Tom'dan onu beklemiyordum.
O umduğumdan daha iyi bitti.
Onu yapmak beklediğimden daha kolaydı.
Senden bunu beklemiyordum!
Bunun olmasını beklemiyordum.
Tom'un kazanmasını beklemiyordum.
Tom gerçekten Mary'nin kazanmasını bekledi mi?
Tom, Mary'nin kazanmasını beklemiyordu.
kimsenin öngöremediği bir şekilde.
O sonucu beklemiyordum.
Bu soruyu beklemiyordum.
Senden daha iyisini bekliyordum.
Ondan daha iyisini bekliyordum.
Beklediğim budur.
Tom'dan daha iyisini bekliyordum.
Tom bu cevabı beklemiyordu.
Beklediğimden daha uzunsun.
Ben ne bekliyordum bilmiyorum.
Bu hiç de Tom'un beklediği bir şey değil.
Beni gördüğüne şaşırdın mı?
Ben bütün bunları beklemiyordum.
Bu sonuçları beklemiyordum.
Ben onu hiç beklemiyordum.
Başka ne bekliyordun?
Sıcak bir karşılama beklemiyordum.
Tom bunu hiç beklemiyordu.
Peki, ne bekliyordun?
Senden daha fazlasını umuyordum.
Bu beklediğimden daha zor.
Seninle görüşmeye can atıyorum.
Duymayı umduğum budur.
Onun geldiğini görmedim.
Seni dün gece bekliyordum.
Tom, Mary'nin gelmesini umuyordu.
Bu beklediğimden daha pahalı.
Kazanmayı beklemiyordum.
O cevabı beklemiyordum.
Tom umduğundan daha fazlasını aldı.
Tom Mary'nin ağlamasını bekledi.
Tom kaybetmeyi beklemiyordu.
Bunun senden gelmesini beklemiyordum.
Bu beklediğimden çok daha fazlaya mal oldu.
Tom, Meryem'in öyle bir tepki göstereceğini ummuyordu.
Sen, burada görmeyi umduğum son kişisin.
Bu tam olarak senden beklediğim şey.
Bunu yapmanızı beklemiyordum.
Ev beklediğimden daha pahalıydı.
Ne bekliyordun?
O umduğumdan daha iyiydi.