Examples of using "захотите" in a sentence and their turkish translations:
ve deli gibi koşmaya başlamak isteyeceksiniz.
kısa bir konuşma yapmak istediğinizde,
Buradan inmeden önce sıkı bir öğle yemeği yemiş olmak istemezsiniz.
Bunu görmek isteyeceksin.
- Bunu yazmak isteyeceksiniz.
- Bunu yazmak isteyeceksin.
Ne zaman isterseniz beni arayabilirsiniz.
Senin bir göz atmak isteyeceğini düşündüm.
Sanırım sen oturmak isteyeceksin.
Susayacağını düşündüm.
Tom'la konuşup konuşmayacağını merak ediyordum.
Bunu isteyeceğini düşünüyorum.
Bunu görmeyi isteyeceğini sanmıyorum.
Bunu görmek isteyeceksin.
İstesen mutlu olabilirsin.
Bana yardım etmek isteyeceğini düşündüm.
Tom'la konuşmak isteyebilirsin.
Geri gelmek istersen, anlarım.
Onlarla konuşmak isteyebilirsin.
Onunla konuşmak isteyebilirsin.
Onunla konuşmak isteyebilirsin.
Şarkı söylemek istediğini biliyordum.
Onun hakkında konuşmak isteyebileceğini düşündüm.
Bu filmi seyretmek isteyeceğini sandım.
Tom'a senin bilmek istediğini söyledim.
Şarkı söylemek istemediğini biliyordum.
Bizimle gitmek istemeyeceğini düşündüm.
Bizimle gitmek istediğini biliyordum.
Tom bizimle gitmek istediğini söyledi.
Onu yapmak istemeyeceğini biliyordum.
Boston'a vardığınızda yapmak istediğiniz ilk şeyin evi aramak olduğundan oldukça eminim.
Sen istediğiniz zaman beni arayabilirsin.
Onu yapmayı istediğini Tom'a söyledim.
Bizimle gitmek istemeyeceğini biliyordum.
Sadece konuşmak isteyebileceğini düşündüm.
Bizimle konsere gitmek isteyeceğini düşündüm.
Aç olacağını düşündüm.
Ben onu yapmak istemeyeceğini Tom'a söyledim.
İstediğin zaman beni arayabilirsin.
Muhtemelen benimle çıkmak istemediğini biliyorum ama ben seninle çıkmak istiyorum.
Fransızcayı ana dili Fransızca olan biriyle çalışmak isterseniz lütfen benimle iletişime geçin.
İstediğin zaman buraya geri gelebilirsin.