Examples of using "Tivesse" in a sentence and their turkish translations:
Eğer...
O haberi duysaydı, şok olabilirdi.
- Geleydi.
- Keşke gelseydi.
Bazılarının şansı yaver gitmiş.
iki hayatım olsa
Keşke evlenmeseydim.
Keşke hiç sınav olmasaydı.
Zamanım olursa, Fransızca çalışırım.
O, gayret etseydi başarırdı.
Zamanım olursa seni ziyaret ederim.
Tom'un bir köpeği olduğunu düşündüm.
Bütün cevapları aldığımı sanıyordum.
Senin Boston'a gittiğini düşündüm.
Zamanım olsa sinemaya giderim.
Planların olduğunu sandım.
Keşke onu söylememiş olsaydım.
Keşke bana yardım etseydin.
Keşke Tom onu yapmasaydı.
Keşke bizimle gelseydin.
Zamanım olsa sinemaya giderim.
Keşke kanatlarım olsa!
Zamanım olsaydı daha çok müze gezerdim.
Yani şahsen benim o kadar param olsa
Keşke sınıfımız klimalı olsa.
İş için geldiğini düşündüm.
Kanatlarım olsa, sana uçarım.
Param olsa onu alabilirim.
Keşke onu bana söyleseydin.
Sanki hiçbir şey olmamış gibi konuştu.
Keşke üniversiteye gitseydim.
- Daha sıkı çalışmış olsaydı; başarabilirdi.
- Daha sıkı çalışsaydı; başarabilirdi.
Sana bir anahtar vereceğimi düşündüm.
Keşke dün gece gelseydi.
Keşke o, toplantıya katılsaydı.
Tom hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu.
Fırsat ayağına gelse onu tekrar yapar mısın?
Param olsa bir bilgisayar alırım.
Tom'un bıraktığını düşündüm.
- Kendimi daha önce burada bulunmuş gibi hissediyorum.
- Daha önce buraya gelmiş gibi hissediyorum.
Ciğerlerimde cam kırıkları varmış gibi hissediyorum
Param olsa, ben hemen bu bilgisayarı satın alırım.
Daha fazla zamanım olsa, nasıl dans edileceğini öğrenirim.
Keşke dün beni görmeye gelseydin.
O, sanki bir hayalet görmüş gibi donakaldı.
Trenle gidersen daha iyi olur.
Bir erkek kardeşin olduğunu bilmiyordum.
Harika bir gün geçirdiğini umuyorum.
Keşke onu yapmasaydın.
Ben toplantı odasında birinin olduğunu düşündüm.
Keşke sadece ebeveynlerimi dinleseydim.
Dün bekleseydin iyi olurdu.
Keşke evde kalsaydın.
Keşke yardım etmeye çalışmasaydın.
Keşke onu daha önce söyleseydin.
Keşke bir günde daha fazla saat olsa.
Eğer istesen Tom sana ödünç para verir.
Bir milyonun olsaydı, ne yapardın?
Param olsa, ona verirdim.
Eğer isteseydim bana yardım eder miydin?
Hiçbir şey olmamış gibi yemeye devam ettiler.
- Zamanım olsa, sana yardım edebilirim.
- Zamanım olsaydı, sana yardım edebilirdim.
Hayalet görmüş gibi görünüyordun.
Tom sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyor.
Fadıl mükemmel cinayet işlediğini düşündü.
Tom eğer denerse çok daha iyisini yapabilir.
Tom'un pilot olduğunu söylediğini sanıyordum.
Eğer o uçağa binmiş olsaydım şu an hayatta olmazdım.
Seni davet etseydim beni ziyaret etmeye gelir miydin?
Keşke başka bir yol olsa.
Yeterli zamanım olsa, seninle konuşurum.
Sadece beni dikkatli dinleseydin bunun hiçbiri olmazdı.
Keşke bana gerçeği söyleseydin.
Ona hiçbir şey olmamış gibi gülümsüyordu.
Keşke o konuştuğunda daha dikkatli olsaydım.
Onun tavsiyesini alsaydı, başarırdı.
Tom'un bütün sorularınızı cevapladığını düşündüm.
Eğer bunu sen yapmadıysan başka biri yapmıştır.
Eğer vaktim olsaydı, onun davetini kabul ederdim.
Keşke bize daha önce bir şey söyleseydin.
Keşke çok fazla zamanı boşa harcamasaydım.
Param olsaydı, dünyayı gezerdim.
O, kendine bir şey olmamış gibi görünüyor.
O daha önce hiç yapmamış gibi uyuyor.
Her şeyi ofisten çıkardığını düşündüm.
Onu o dün olmuş gibi hatırlıyorum.
O uçağa binseydim, şimdi ölürdüm.
- O sanki günlerce yemek yememiş gibi baktı.
- Günlerdir yemek yememiş gibi görünüyordu.
Eğer daha fazla çalışmışsan, başarmış olacaksın.
Orada kalsaydım daha mutlu olurdum.
Leyla kaçtıysa, nereye gidebilirdi?
Tom Mary'nin bunu zaten yaptığını düşünüyor.
Halamın taşakları olsa amcam olurdu.
Keşke yapacak bir şeyim olsa.
Tüm cevapları aldığını sanıyordum.
Unutacağını umuyorduk.
sizin 6 aylık ömrünüz kalsa siz ne yapardınız
O, çok parası olursa o sözlüğü alacağını söyledi.