Examples of using "Antes" in a sentence and their turkish translations:
dana önce
Bu daha önce oldu.
Kullanmadan önce çalkalayın.
Onu daha önce yaptı.
...gece oluncaya kadar.
daha önce yok muydu?
- Ne kadar erken olursa, o kadar iyidir.
- Ne kadar erken o kadar iyi
bak galileo'dan önce galile denilen o torpilliden önce
Bunu daha önce hiç görmedim.
Onu daha önce gördüm.
Keşke gelmeseydin.
Daha önce bir Kanadalı ile hiç karşılaşmadım.
Hiç daha önce öpüldün mü?
Daha önce hiç onu yaptınız mı?
Bu daha önce olmadı mı?
Onu bana daha önce söyledin.
Bunu pazartesiden önce yapabilir miyiz?
Sana daha önce söylemeliydim.
Daha önce onu burada görmedim.
...güneşin sıcağının tadını çıkarma vakti.
Daha önce Londra'da bulundun mu?
- Daha önce orada hiç bulunmadım.
- Daha önce oraya hiç gitmedim.
Daha önce onu hiç görmedim.
Önceden orada bulunduk.
Daha önce burada bulunduk.
O daha önce hiç yapılmadı.
Ben daha önce burada bulunmuştum.
Sana saygı duyardım.
Bunu daha önce duydum.
Bir zamanlar gençtim.
Bu daha önce hiç olmadı.
Daha önce hiç şikâyet etmedin.
O daha önce hiç olmadı.
Onunla daha önce tanıştım.
Bu yaklaşım daha önce işe yaradı.
Hareket etmeden önce düşünün.
Daha önce söylediğim gibi.
Bu bana daha önce de oldu.
Önceden neredelerdi?
Bundan daha önce bahsettim mi?
Tom daha önce evliydi.
Bunu daha önce biliyor muydun?
İçeri girmeden önce kapıyı çal.
Ne önce ne de sonra.
Konuşmadan önce düşün.
Harekete geçmeden önce düşünün!
Daha önce aşık oldum.
Biz bunu daha önce görmedik.
Bu kalıbı daha önce gördük.
Öncesinde gözlük kullanıyordum.
Daha önce bir UFO gördüm.
Akşam yemeğinden önce gitar çalarım.
Daha önce hiç bu sorunum olmadı.
O sesi daha önce hiç duymadım.
Sana bu soruyu daha önce sordum.
Bu şakayı daha önce hiç duymadım.
Onu daha önce hiç fark etmedim.
Daha önce böyle bir şey asla görmedim.
Daha önce hapsedilmiştim.
Buraya Tom'dan önce geldim.
- Onu söylemeden önce düşündün mü?
- Onu söylemeden önce düşündünüz mü?
Uyumadan önce yemek yemeyin.
Lütfen girmeden önce kapıyı çalın.
Ben varmadan önce o ölmüştü.
Kahvaltıdan önce asla bir şey yemem
Bu daha önce sadece bir kez oldu.
Önceden ben de senin asistanındım.
Hava sıcak olmadan dışarı çıkalım.
Elmayı yemeden yıka.
- Gitmeden seni görmek istiyorum.
- Ayrılmadan önce sizi tekrar görmek isterim.
Yemekten önce ellerimi yıkarım.
oğlu ile beraber daha önce yarım bıraktığı
aşağı yukarı milattan önce 2650 yıllarına tekabül ediyor
Eve daha önce gelmeliydin.
Çok daha erken söylemeliydin.
O yemeden önce lütuf dedi.
Sen gelmeden önce ben oraya geleceğim.
Akşam yemeğinden önce çalıştım.
Hiçbir şey eskisi gibi değil.
Bunu daha önce denedin mi?
Hiç bu kadar çok terledin mi?
Eskisi kadar çok çalışmaz.
Ben olmaktansa onun olması daha iyi.
Daha önce bu konuşmayı yaptık.
Onu daha önce gördüm.
Bu resmi daha önce gördüm.
Oraya ondan önce geldin.
Daha önce bu kızla tanıştım.
Daha önce zaten buraya geldim.
Hepimiz onu daha önce gördük.
Uyumadan önce şarkı dinlerim.
Hiçbir kadın bunu yapmadı.
Tom cevap vermeden önce tereddüt etti.
Tom bunu daha önce hiç yapmadı.
Tom daha önce hiç aşık olmadı.
Ben daha önce bu konuda hiç düşünmemiştim.
Bunu hiç daha önce gördün mü?