Examples of using "Passear" in a sentence and their turkish translations:
Yürüyüş yapmaya git.
Yürüyüşe çıkalım.
Yürümeyi seviyorum.
Yürüyüş yapmayı severim.
Cookie'yi yürüyüşe çıkardın mı?
- Yürüyüş yapmayı severim.
- Ben yürümeyi severim.
- Yürümeyi severim.
Parkta bir yürüyüş yapalım.
Parkta bir yürüyüşe çıkın.
Arabayla gezintiye çıktık.
Yağmur durduğunda yürüyüşe çıkarız.
Takılmak ister misin?
Köpeği yürüyüşe çıkar.
O benimle yürümeyi sever.
Tom köpeği yürüyüş için dışarı çıkardı.
Jane köpeğini yürüyüşe götürdü.
Tom her öğleden sonra yürüyüşe gider.
Pazar günleri gezmeyi seviyorum.
Senin yeni Toyota'nla bir tur atmama izin ver.
Akşam yemeğinden sonra yürüyüş için dışarı çıktık.
Tom köpeğini yürüyüşe götürdü.
Yürüyüş için dışarı çıkabilir miyim?
Tom köpeğini dolaştırıyor.
O, sık sık beni arabayla gezdirir.
Sadece tek başıma Boston civarında yürüyeceğim ve manzaraları göreceğim.
Köpeği saat kaçta gezdirirsin?
Tom'la takıldığımda her zaman eğlenirim.
Tom ve Mary ile takılmak eğlenceli.
Her sabah nehir boyunca köpeğimi gezdiririm.
Sahilde bir köpekle yürümek birçok yerde yasal değildir.
Tom neredeyse her gün köpeğini parkta gezdirir.
Tom Mary ile yürüyüşe çıkmaktan keyif alırdı.
- Yalnız yürümeyi sever.
- O yalnız yürümekten hoşlanır.
O, sabah kahvaltısından önce köpeğiyle parka yürür.