Examples of using "Levou" in a sentence and their turkish translations:
Tom her şeyi aldı.
Zaman aldı.
Arkadaşım vuruldu.
Tom, Mary'yi hastaneye götürdü.
Bu aylar sürdü.
Tom, Mary'yi hastaneye götürdü.
Herhangi biri vuruldu mu?
Tom üç kez vuruldu.
Tom vuruldu.
Sadece bir saat sürdü.
O uzun sürmedi.
Vuruldun mu?
Tom terk edildi.
Sadece üç saat sürdü.
Tom Mary'yi havaalanına götürdü.
O onları oraya arabayla götürdü.
inşaatı 5 yıl sürdü
bir dişi kurt o çocuğu aldı
Dava çok uzun yıllar sürdü
O, Jane'i akşam yemeğine çıkardı.
Tom, Mary'yi eve götürdü.
O bizi hayvanat bahçesine götürdü.
Sen vuruldun, Tom.
Tom Mary'yi mağazaya götürdü.
Tom Mary'yi okula götürdü.
Tom'u havaalanına götürdün mü?
Tom Mary'yi hayvanat bahçesine götürdü.
Tom her şeyi yanına aldı.
O onu göle götürdü.
O onu mağazaya götürdü.
O onu hayvanat bahçesine götürdü.
Tom Mary'yi Boston'a götürdü.
Fadıl ilişkiyi sürdürdü.
Sami, Leyla'yı doktorlara götürdü.
Tom paranın yarısını aldı.
Tom çocuklarını parka götürdü.
Tom ailesini hayvanat bahçesine götürdü.
Katil silahı onunla birlikte götürdü.
Tom erkek kardeşini hayvanat bahçesine götürdü.
Bunu sana ne yaptırdı?
ama bunu anlamak yıllarımı aldı, çok uzun yıllar.
bilinmeyen bir bölgeye götürdü.
O bütün akşam sürdü.
Tom köpeği yürüyüş için dışarı çıkardı.
Bill erkek kardeşini hayvanat bahçesine götürdü.
- Hitler Almanya'yı savaşa götürdü.
- Hitler Almanya'yı savaşa sürükledi.
Tom Mary'yi akşam yemeğine çıkardı.
Tom asla Mary'yi ciddiye almadı.
Babam bizi hayvanat bahçesine götürdü.
O, lüks bir hayat sürdü.
Dün beni parka götürdü.
Tom beni istasyona götürdü.
Tom göğsünden vuruldu.
Tom akşam yemeği için Mary'yi dışarı çıkardı.
O, kız kardeşini yanında götürdü.
Bu sadece biraz zaman aldı.
Tom gözüne darbe aldı.
Jane köpeğini yürüyüşe götürdü.
Bu hikaye tarafından gözyaşlarına boğuldum.
Erkek kardeşim beni müzeye götürdü.
O bisikletini mağazaya götürdü.
Tom köpeğini veterinere götürdü.
Kuşatma yalnızca üç saat sürdü.
gerçekten Amerika'ya Müslümanları almadı
Ve onu alıp puslu ormanın derinliklerine götürdü.
Ticaret şehirlerin gelişmesine neden oldu.
İstasyona gitmek beş dakika aldı.
Tom kafasından ağır bir darbe aldı.
Seni bu sonuca götüren nedir?
Tom kızı Mary'yi parka götürdü.
Tom köpeğini yürüyüşe götürdü.
Hiç Rüzgar Gibi Geçti'yi okudun mu?
Tom çocukları okula götürdü.
Tom'un sırrı kendisiyle beraber mezara gitti.
Çöpü attın mı?
- Tom şemsiyesini yanında götürmedi.
- Tom şemsiyesini yanına almadı.
Tom onun yanında götürmedi.
Tom, Mary'yi istasyona götürdü.
Tom senin erkek kardeşini hayvanat bahçesine götürdü.
Annem beni parka götürdü.
Fadıl, Leyla'yı terk edilmiş bir eve götürdü.
Tom göğsünden üç kez vuruldu.
Tom Mary'yi en yakın hastaneye götürdü.
Leyla kızını alışverişe götürdü.
Çiftçi buğdayı ahıra götürdü.
- Bunu yapmak Tom'un haftalarını aldı.
- Tom'un bunu yapması haftalar aldı.
Adaya gitmek polisin bir sürü zamanını aldı.
program bazılarından 58 küsür dolar para çekmiş
Oradan Arica'ya gitti. Burada 40 kalıp gümüşe el koydu.
Kısa bir yürüyüş beni göle getirdi.
Bu kitabı çevirmen ne kadar sürdü?
Tom uyarıma dikkat etti.
Bagajını trene taşıdı.
İşi bitirmek bir haftasını aldı.
Dengesini kaybetti ve merdivenden düştü.
- Bu kitabı okuman ne kadar sürdü?
- Bu kitabı okumanız ne kadar sürdü?
Çöpleri dışarı çıkaran kişi bendim.
Kız kardeşini havaalanına götürdü.