Examples of using "Passagem" in a sentence and their turkish translations:
Tom bilet parasını ödedi.
Gizli bir geçit var.
Gizli bir geçit bulduk.
- Sen benim yolumdasın.
- Bana ayak bağı oluyorsun.
Sadece yanından geçiyordum.
Uçak biletin var mı?
Boston'a bir bilet aldım.
Otobüs ücreti nedir?
Otobüs ücreti ne kadar?
Pasajı kelimesi kelimesine çevir.
Shakespeare'den bir pasaj okudu.
Segovia'ya bilet ne kadar?
Uçak biletimi nereden alabilirim?
Bir otobüs bileti ne kadar?
Bu bilet, bu otobüs için mi?
Otobüs ücreti pahalı.
Uçak biletimi bulamıyorum.
Tom'un evinde gizli bir geçit var.
Gidiş dönüş bileti aldın mı?
Tom biletin kaça mal olduğunu sordu.
Gizli bir geçit olduğunu biliyor muydunuz?
Tom biletini yirmi dakika önce aldı.
Bir gidiş-dönüş bileti aldım.
Tokyo'ya bir gidiş dönüş biletim var.
Bileti gidiş-dönüş mü aldın?
Bir bilet olmadan trende seyahat etmemelisin.
Yeraltı mezarlığına giden gizli bir geçit keşfettik.
Şikago'ya gidiş-dönüş bileti istiyorum.
Öğretmen sınıfa İncil'den bir pasaj okudu.
Brezilya'da otobüs bileti oldukça pahalıdır.
Biletinizi unutmayın.
Kitaplığın arkasında gizlenmiş gizli bir geçit olduğunu biliyor muydunuz?
İşin daha da kötüsü o dönemde birde o duvarın arkasına bir geçit açıyorlar
Zihnimde çocukluğuma açılan gizli bir geçit var.
Sanırım biletimi kaybettim.
Ben bileti alacağım.
Bir diğer tanım şeklide şöyle söyleyebiliriz. Hareketle zamanın geçişi sırasında temel bir bağlantı vardır.
"Ben biletinizi görebilir miyim?" "Evet. İşte bu."
Belki onlar geçicilik ve sürekli zaman geçidi olarak olarak anlaşılabileceği için eski fotoğraflardaki bulutlardan ve saatlerden etkilendim.
Biletimi alırken çantama göz kulak ol.