Examples of using "Escutei" in a sentence and their turkish translations:
Ben telefonu duyuyorum.
Seni duydum.
Bugün yeni bir şey duydum.
Tom'un burnunu çektiğini duydum.
Söylentiler duydum.
İçeri girdiğini duymadım.
Seni birisiyle konuşurken mi duydum?
O sesi daha önce hiç duymadım.
Sesler duydum.
Ben dışarıda bir gürültü duydum.
Bu şarkının Fransızca versiyonunu duydum.
Her şeyi duydum.
Dinledim fakat hiçbir şey duymadım.
Dün gece bazı CD'leri dinledim.
Birinin çığlık attığını duydum.
Onun şarkılarından herhangi birini dinlemedim.
Bir gürültü duydum.
Ne dedin? Duymadım.
Kapıda bir vurma sesi duydum.
- Böyle bir şey duydum ama hiç görmedim.
- Böyle bir şey duydum ama hiç tanık olmadım.
Ne söylendiğini duydum.
Uykumda onun sesini duydum.