Translation of "Demitir" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Demitir" in a sentence and their turkish translations:

- Você não pode me demitir.
- Vocês não podem me demitir.

Beni işten çıkaramazsın.

- Eu tive de demitir Tom.
- Eu tive que demitir Tom.

Tom'u işten atmak zorundaydım.

Eu decidi me demitir.

İstifa etmeye karar verdim.

Preciso demitir um contador.

Bir muhasebeci tutmalıyım.

Não vamos demitir Tom.

Biz Tom'u kovmayacağız.

Eu não vou te demitir.

Ben seni kovmayacağım.

Eles não vão me demitir.

Onlar beni kovmayacak.

- Eu não tenho autoridade para demitir o Tom.
- Não tenho autoridade para demitir o Tom.

- Tom'u işten atmak için otoritem yok.
- Tom'u işten atma yetkim yok.

Meu chefe foi forçado a demitir-se.

Benim patron istifa etmesi için zorlandı.

Tom já decidiu que vai se demitir.

Tom zaten işini bırakmaya karar verdi.

O Tom não pode demitir a Mary.

Tom, Mary'yi kovamaz.

O chefe não vai demitir o Tom.

Patron Tom'u kovmayacak.

Eu prefiro me demitir a trabalhar para ele.

- Onun altında çalışmaktansa istifa ederim.
- Onun emri altında çalışmaktansa işi bırakmayı tercih ederim.

Eu vou me demitir no final do mês.

Ayın sonunda işimi bırakacağım.

Você não pode me demitir, eu me demito!

Beni kovamazsın, ayrılıyorum!

Não posso demitir Ken. Ele é um bom trabalhador.

Ken'i kovamıyorum. O iyi bir işçi.

Está pensando seriamente em se demitir do seu posto?

İşini bırakmayı ciddi olarak düşünüyor musun?

Eu terei que demitir você se você chegar tarde tão frequentemente.

Çok sık geç gelirsen seni kovmak zorunda kalacağım.

- Se eu não chegar a Boston para a conferência, serei demitido.
- Se eu não chegar a Boston para a conferência, meu chefe irá me demitir.

Eğer ben kongre için Boston'a gitmezsem patron beni kovar.