Translation of "Decidi" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Decidi" in a sentence and their turkish translations:

- Eu decidi.
- Decidi.

Karar verdim.

- Eu decidi esperar.
- Decidi esperar.

Beklemeye karar verdim.

- Ainda não me decidi.
- Ainda não decidi.
- Eu ainda não decidi.

Ben henüz karar vermedim.

decidi.

Zaten karar verdim.

- Decidi ser cientista.
- Decidi tornar-me cientista.

Bilimci olmaya karar verdim.

- Decidi tornar-me um advogado.
- Decidi ser advogado.

Bir avukat olmaya karar verdim.

- Decidi ser médico.
- Eu decidi ser um médico.

- Bir doktor olmak istiyorum.
- Doktor olmaya karar verdim.

- Eu decidi fazer isso.
- Eu decidi fazer aquilo.

Onu yapmaya karar verdim.

Eu me decidi.

Kararımı verdim.

Decidi estudar estenografia.

Stenografi okumaya karar verdim.

Eu não decidi.

Karar vermedim.

Decidi ser médico.

Bir doktor olmaya karar verdim.

Não decidi ainda.

Henüz karar vermedim.

Eu decidi partir.

Gitmeye karar verdim.

- Eu decidi ir para Boston.
- Decidi ir a Boston.

Boston'a gitmeye karar verdim.

- Eu decidi dar uma cochilada.
- Eu decidi tirar uma soneca.
- Eu decidi tirar um cochilo.

Şekerleme yapmaya karar vermiştim.

Eu decidi ficar aqui.

Ben burada kalmaya karar verdim.

Eu decidi trabalhar pesado.

Daha çok çalışmaya karar verdim.

Eu já me decidi.

Ben zaten kararımı verdim.

Eu finalmente me decidi.

Nihayet kararımı verdim.

Eu decidi não ir.

- Gitmemeye karar verdim.
- Gitmekten vazgeçtim.

Eu decidi me demitir.

İstifa etmeye karar verdim.

Decidi parar de fumar.

O sigarayı bırakmaya kesin karar verdi.

Eu decidi o mesmo.

Aynı kararı verdim.

Eu decidi continuar estudando.

Ben eğitime devam etmek için karar verdim.

Eu decidi estudar francês.

Fransızca öğrenmeye karar verdim.

- Eu decidi não ir à Europa.
- Decidi não ir à Europa.

Avrupa'ya gitmemeye karar verdik.

Eu decidi assinar a revista.

Dergiye abone olmaya karar verdim.

Decidi correr todas as manhãs.

Her sabah koşmaya karar verdim.

Eu decidi estudar no exterior.

Ben yurt dışında öğrenim görmeye karar verdim.

Eu decidi ir de trem.

Trenle gitmeye karar verdim.

Decidi estudar todos os dias.

Her gün çalışmaya karar verdim.

Eu decidi não estudar francês.

Fransızca çalışmamaya karar verdim.

Eu decidi entrar na política.

- Siyasete girmeye karar verdim.
- Politikaya girmeye karar verdim.

Decidi parar de estudar francês.

Fransızca öğrenmeyi durdurmaya karar verdim.

Eu decidi não tentar mais.

Artık denememeye karar verdim.

Decidi ir estudar no estrangeiro.

Yurtdışında okumaya karar verdim.

decidi o que fazer.

Ne yapacağıma çoktan karar verdim.

Eu decidi ficar mais um dia.

Bir gün daha kalmaya karar verdim.

Eu decidi não morar em Boston.

Boston'da yaşamamaya karar verdim.

Eu decidi deixar de trabalhar aqui.

Burada çalışmayı bırakmaya karar verdim.

Eu decidi parar de comer carne.

Et yemeyi durdurmaya karar verdim.

Eu decidi me tornar um cientista.

Bilimci olmaya karar verdim.

Eu decidi estudar com mais afinco.

Daha çok çalışmak için karar verdim.

Eu decidi aprender a tocar harpa.

Arp çalmayı öğrenmeye karar verdim.

- Eu decidi contar-lhe que a amo.
- Decidi dizer-lhe a ele que a amo.

Onu sevdiğimi ona söylemeye karar verdim.

Decidi não voltar a ter um cachorro.

Ben tekrar bir köpek bulundurmamaya karar verdim.

- Minha decisão foi tomada.
- Eu me decidi.

Kararımı verdim.

Eu decidi pedir ajuda ao meu amigo.

Arkadaşımdan yardım istemeye karar verdim.

Decidi não ir ao cinema por fim.

Beklenenin tersine sinemaya gitmemeye karar verdim.

Eu decidi me casar com o Tom.

Tom'la evlenmeye karar verdim.

- Eu me decidi.
- Eu tomei uma decisão.

Bir karar verdim.

Decidi pedir a Tom que me perdoe.

Tom'un beni affetmesini rica etmek için kararımı verdim.

Eu decidi ficar por mais alguns dias.

Birkaç gün daha kalmaya karar verdim.

Eu decidi não me mudar para Boston.

Boston'a taşınmamaya karar verdim.

- Eu já decidi não fazer isso.
- Já decidi não fazer isso.
- Eu já tinha decidido não fazer isso.

Zaten onu yapmamaya karar verdim.

Só um momento. Eu ainda não me decidi.

Bir dakika. Henüz kararımı vermedim.

Eu decidi tomar partido dele contra os outros.

Diğerlerine karşı onun tarafını seçmeye karar verdim.

Eu decidi deixar Tom usar o meu carro.

Tom'un arabamı kullanmasına izin vermeye karar verdik.

Eu decidi falar do meu amor para ela.

Ona sevgimi anlatmaya karar verdim.

Decidi passar alguns dias a mais em Boston.

Birkaç ekstra gün Bostonda kalmaya karar verdim.

Eu decidi o que fazer para o jantar.

- Akşama ne pişireceğime karar verdim.
- Akşam yemeği için ne yapacağıma karar verdim.

Eu decidi contar a ela que o amo.

Onu sevdiğimi ona söylemeye karar verdim.

Eu decidi devolver todo o dinheiro que roubei.

Çaldığım bütün paraları geri vermeye karar verdim.

Decidi sair do meu emprego no fim do mês.

Bu ayın sonunda işimden ayrılmaya karar verdim.

Mudei de idéia e no final decidi não viajar.

Fikrimi değiştirdim ve sonunda seyahate gitmemeye karar verdim.

Eu decidi escrever 20 sentenças por dia no Tatoeba.

Tatoeba'da günde 20 cümle yazmaya karar verdim.

Apesar de que o tempo estava ruim, eu decidi sair.

Hava kötü olmasına rağmen dışarı çıkmaya karar verdim.

- Eu resolvi não comprar perfume.
- Eu decidi não comprar perfume.

Ben parfüm almamaya karar verdim.

Como não estava com muita fome, decidi comer mais tarde.

Çok aç değildim, bu yüzden daha sonra yemeye karar verdim.

Por isso, decidi que queria fazer uso do meu superpoder infantil

Böylece çocukluğumdaki süper gücümü kullanıma sokmaya karar verdim,

Em vez de ir à Europa, eu decidi ir à América.

Avrupa'ya gitmek yerine Amerika'ya gitmeye karar verdim.

Decidi que eu iria deixar o meu emprego de tempo parcial.

Part time işimden vazgeçmeye karar verdim.

- Apesar de eu já ter visto aquele filme, decidi vê-lo de novo.
- Mesmo já tendo visto este filme, eu decidi vê-lo de novo.

Bu filmi önceden izlememe rağmen, onu tekrar izlemeye karar verdim.

- Resolvi comprar um guarda-chuva novo.
- Decidi comprar um guarda-chuva novo.

Yeni bir şemsiye almaya karar verdim.

Ainda não me decidi, mas prefiro ir de avião a ir de trem.

Henüz karar vermedim ama uçmayı trenle gitmeye tercih ederim.

- Eu decidi não ir para a Austrália com você.
- Decidi não ir para a Austrália contigo.
- Decidi não ir para a Austrália com vocês.
- Resolvi não ir para a Austrália com o senhor.
- Resolvi não ir para a Austrália com a senhora.
- Resolvi não ir para a Austrália com os senhores.
- Decidi não ir para a Austrália com as senhoras.
- Resolvi não ir para a Austrália convosco.

Avustralya'ya seninle gitmemeye karar verdim.