Translation of "Compartilhar" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Compartilhar" in a sentence and their turkish translations:

Eu posso compartilhar.

Paylaşabilirim.

Tom irá compartilhar.

Tom paylaşacak.

- Eu ia compartilhar com você.
- Ia compartilhar com você.

Bunu seninle paylaşacaktım.

- Compartilharemos.
- Nós vamos compartilhar.
- Nós compartilharemos.
- A gente vai compartilhar.

Paylaşacağız.

Temos de compartilhar isto.

Bunu paylaşmak zorundayız.

Eu queria compartilhar isso.

- Onu paylaşmak istedim.
- Bunu paylaşmak istedim.

Tom não gosta de compartilhar.

Tom paylaşmaktan hoşlanmaz.

Eu quero compartilhar isso contigo.

Bunu seninle paylaşmak istiyorum.

Eu queria compartilhar tanto com você

sizlere paylaşmak istedim o kadar

Eu queria compartilhar isso com você.

Onu seninle paylaşmak istedim.

- Gostaria de compartilhar o meu segredo contigo.
- Gostaria de compartilhar o meu segredo com você.

Sırrımı seninle paylaşmak isterim.

E fiz isso ao compartilhar três contradições:

Bunu üç çelişki paylaşarak yaptım:

Você pode compartilhar o seu guarda-chuva comigo?

Şemsiyeni paylaşabilir miyim?

Se você deseja compartilhar, especifique na seção de comentários

paylaşmak isterseniz lütfen yorumlar kısmında belirtin

O que aconteceu agora você tem medo de compartilhar

ne oldu da şimdi paylaşmaktan korkar hale geldiniz

Sabíamos que não voltaríamos a compartilhar momentos iguais àqueles.

Biz o anları bir daha asla paylaşmayacağımızı biliyorduk.

Ao não compartilhar uma parte tão significativa da minha vida.

bende hata yaptım hissi uyandırdı.

Fadil estava se esforçando para compartilhar as paixões de Layla.

Fadıl, Leyla'nın tutkularını paylaşmak için çaba harcıyordu.

Também pode compartilhar algo na tela do professor com os alunos

aynı zamanda öğretmen ekranındaki bir şeyi öğrencilerle paylaşabiliyor

Fadil é a pessoa que você gostaria de procurar para compartilhar seus problemas.

Fadıl, sorunlarınızı paylaşmak için gideceğiniz kişidir.

As pessoas que querem compartilhar suas crenças religiosas com você quase nunca querem que você compartilhe as suas com elas.

Dinsel görüşlerini sizinle paylaşmak isteyen insanlar, sizin dinsel görüşünüzü onlarla paylaşmanızı neredeyse hiç istemezler.