Examples of using "Colheres" in a sentence and their turkish translations:
Hiç kaşık yok.
Sadece üç kaşığımız var.
Metal kaşıklar, genellikle paslanmaz çelikten imal edilmiştir.
Bir düzine kaşık ve iki düzine kaşık aldım.
Masanın üzerinde zaten tabak, bıçak, çatal, kaşık ve bir tuzluk var; Tencereyi getirin.
Tahta kaşıklar çok uzun süre lavaboda bırakılırsa küflenmeye başlar.