Translation of "Facas" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Facas" in a sentence and their turkish translations:

- Não havia facas.
- Não tinha facas.

Hiç bıçak yoktu.

Mary afiou as facas.

Mary bıçakları biledi.

Ele amolou as facas.

O, bıçakları biledi.

Tom amolou as facas.

Tom bıçakları biledi.

Essas facas podem ser afiadas?

Bu bıçaklar keskinleştirilebilir mi?

Eles estão armados com facas.

Onlar bıçaklarla silahlanmıştı.

Você não deveria brincar com facas.

- Bıçaklarla oynamamalısın.
- Bıçaklarla oynamamalısınız.

Deixe as crianças longe das facas.

Çocukları bıçaklardan uzak tutun.

Poderia afiar estas facas, por favor?

Lütfen bu bıçakları keskinleştirir misin?

Tom possui uma coleção enorme de facas.

Tom'un büyük bir bıçak koleksiyonu var.

Você amolou as facas, não é mesmo?

Bıçakları keskinleştirdin, değil mi?

Dá-nos duas facas e dois garfos, por favor.

Lütfen bize iki bıçak ve dört çatal verin.

Há uma regra que diz respeito ao uso de facas e garfos.

Bıçak ve çatal kullanımı ile ilgili olarak bir kural vardır.

A cozinha não é um lugar apropriado para discussões. Há facas demais.

Mutfak tartışmalar için uygun bir yer değil. Çok fazla bıçaklar.

- Deve-se ter cuidado com facas.
- Você precisa ter cuidado com a faca.

Bir bıçakla dikkatli olmalısın.

Na mesa já estão os pratos, facas, garfos, colheres e saleiro; traze a sopeira com a sopa.

Masanın üzerinde zaten tabak, bıçak, çatal, kaşık ve bir tuzluk var; Tencereyi getirin.