Translation of "Acompanhar”" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Acompanhar”" in a sentence and their turkish translations:

- Não consigo acompanhar Tom.
- Não consigo acompanhar o Tom.

Tom'a ayak uyduramıyorum.

Vamos acompanhar a tecnologia

teknolojiye artık ayak uyduralım

Tom tentou acompanhar Maria.

Tom Mary'ye ayak uydurmaya çalıştı.

Se pudermos acompanhar essa situação

bu duruma ayak uydurabilirsek

Não consigo acompanhar seu ritmo.

Ben sana ayak uyduramam.

Tom mal podia acompanhar Mary.

Tom güçlükle Mary'ye ayak uydurabildi.

Tom pode querer te acompanhar.

Tom seninle gitmek isteyebilir.

Desculpe. Não estou conseguindo acompanhar.

Üzgünüm takip etmiyorum.

Precisam de me acompanhar cuidadosamente.

Beni dikkatlice takip etmelisin.

Ela vai me acompanhar no piano.

O, bana piyanoda eşlik edecek.

Não consigo acompanhar a lógica dele.

Onun mantığını takip edemem.

Posso te acompanhar até sua casa?

Eve kadar size eşlik edebilir miyim?

Você deveria ler jornais para acompanhar os acontecimentos.

- Sen olayları izlemek için gazete okumalısın.
- Senin, olayları takip etmek için gazete okuman gerekir.

Vocês podem me acompanhar até lá, por favor?

Oraya kadar bana eşlik eder misin lütfen?

Tom teve dificuldade para acompanhar seus colegas de classe.

Tom sınıf arkadaşlarına ayak uydurmaya çabaladı.

Ele andou devagar para que a criança conseguisse o acompanhar.

O yavaşça yürüdü böylece çocuklar yetişebildi.

John precisa se empenhar para acompanhar os colegas de classe.

John, sınıf arkadaşlarına yetişmek için çok çalışmalıdır.

Não se dê ao trabalho de acompanhar-me até à porta.

- Beni kapıya kadar geçirmene gerek yok.
- Beni kapıya kadar uğurlamaya zahmet etmeyin.

Ela foi gentil o bastante a ponto de me acompanhar até a estação.

İstasyona kadar bana eşlik edecek kadar nazikti.