Translation of "Abandonar" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Abandonar" in a sentence and their turkish translations:

Abandonar o navio!

Gemiyi terk edin.

Devemos abandonar o navio.

Gemiyi terk etmeliyiz.

- Nós tivemos que abandonar o carro.
- Tivemos que abandonar o carro.

Arabayı terk etmek zorunda kaldık.

Tivemos que abandonar nosso plano.

Biz planımızdan vazgeçmek zorundaydık.

Temos que abandonar o plano.

Planı terk etmek zorundayız.

Você não pode abandonar o Tom.

Tom'u terk edemezsin.

Eu acho que você deveria abandonar.

Bence bırakmalısın.

Fui forçado a abandonar o plano.

Plandan vazgeçmek zorunda kaldım.

Fomos obrigados a abandonar o nosso plano.

Planımızdan vazgeçmek zorunda kaldık.

Ele decidiu abandonar o direito pela arte.

O sanat için hukuku terk etmeye karar verdi.

Os pais fizeram o menino abandonar a escola.

Ailesi çocuğu okuldan aldı.

A enfermidade forçou-lhe a abandonar a escola.

Hastalık onu okuldan vazgeçmesi için zorladı.

Às vezes sinto vontade de abandonar o emprego.

Ara sıra canım işimden ayrılmak istiyor.

Nenhum quer abandonar a segurança que o bando confere.

Hiçbiri sürünün güvenli ortamını bırakmak istemez.

Eu acho que é hora de eu abandonar essa ideia.

Sanırın o fikirden vazgeçmemin zamanıdır.

Eu acho que é hora de eu abandonar esse plano.

Sanırım o plandan vazgeçmemin zamanıdır.

Tom pensou em abandonar os estudos, mas decidiu não fazer isso.

Tom okulu bırakmayı düşündü fakat onun aleyhinde karar verdi.

- Alguns hábitos são difíceis de quebrar.
- É difícil abandonar alguns hábitos.

Bazı alışkanlıkları kırmak zordur.

A garota teve que abandonar a ideia de tornar-se uma cantora.

Kız bir şarkıcı olma fikrinden vazgeçmek zorunda kaldı.

Os seres humanos parecem ter dificuldade em abandonar os seus velhos hábitos.

İnsanlar eski alışkanlıklarından vazgeçmeyi zor buluyorlar.

Não consigo acreditar que a Grã-Bretanha tenha votado por abandonar a Comunidade Europeia.

İngiltere'nin Avrupa Birliğini terk etmek için oy kullandığına inanamıyorum.