Examples of using "Osobiście" in a sentence and their turkish translations:
Bizzat gelmen gerekiyor.
Tom'u şahsen tanıyor musun?
- O, tek başına oraya gitti.
- O, oraya kendisi gitti.
Bunu kendim tasarladım.
- Kişisel olarak sizi ziyaret edeceğim.
- Sizi kişisel olarak ziyaret edeceğim.
- Sizi şahsen ziyaret edeceğim.
Üçüncü dünya yoksulluğundan konforlu bir orta sınıfın varlığına
Bizzat gitmesi gerekli.
- Seninle kişisel olarak hiç tanışmadım.
- Sizinle bizzat tanışmadım.
- Seninle hiç yüz yüze görüşmedim.
Ben şahsen haklı olduğuna inanıyorum.
Her zaman bizzat özür dilemelisin.
Onunla bizzat konuşmalısın.
- Seninle kişisel olarak konuşmak zorundayım.
- Sizinle kişisel olarak konuşmak zorundayım.
- Seninle şahsen konuşmak zorundayım.
Kral yarın akşam şahsen bulunacak.
Toplantıya şahsen katılmalıydın.
Tom şimdiye kadar şahsen duyduğum en iyi gitarist.
- Ben sadece bizzat öldürdüğüm ve parçaladığım hayvanlardan et yerim.
- Sadece kendi öldürdüğüm ve parçaladığım hayvanların etini yerim.
Şahsen, seçimi kimin kazanacağının herhangi bir yaratacağını sanmıyorum.