Translation of "Morza" in Turkish

Wolę góry od morza.

Dağları denizlerden daha çok severim.

Bill mieszka blisko morza.

Bill denizin yanında yaşıyor.

Tom lubi owoce morza.

Tom deniz ürünlerini sever.

Wytwarzają własne światło i podświetlają morza.

Kendi ışıklarını üretir, denizleri aydınlatırlar.

Dość dobrze rozumiemy wzrost poziomu morza,

Geleceğe dair deniz seviyesi yükselme kavrayışımız iyi

Jak daleko jest stąd do morza?

Buradan deniz ne kadar uzaklıkta?

Zimny wiatr wieje z nad morza.

Denizden soğuk rüzgar esiyor.

Tylko głupiec nie boi się morza.

Sadece bir aptal denizden korkmaz.

Ponieważ padało, niewielu było na brzegu morza.

Yağmur yağdığı için çok az sayıda kişi deniz kenarındaydı.

Było już ciemno, gdy dotarliśmy do morza.

Denize ulaşmadan önce hava karanlıktı.

Nawet teraz, gdy dotknę niektórych gatunków owoców morza,

Bazen bir deniz mahsulüne dokunduğumda

Zjedzą co trzeciego żółwia, który dotarł do morza.

Denize ulaşan yavruların üçte birini kapacaklar.

Nie mogę wskoczyć do morza. Nie umiem pływać.

Denize atlayamam. Nasıl yüzeceğimi bilmiyorum.

Mieszkam blisko morza, więc często chodzę na plażę.

- Deniz kıyısında yaşadığım için sık sık plaja giderim.
- Evim denize yakın olduğu için sık sık sahile inerim.

Od czasu ostatniego wycieku ropy nie jem owoców morza.

Son petrol sızıntısından beri hiç deniz ürünü yemedim.

Jest to mała grupa wysepek w środku zimnego Morza Beringa

Bu, ABD ve Rusya arasındaki soğuk Bering Denizi derinlerinde

Przyciągane światłem księżyca odbijającym się od wody, kierują się do morza.

Denizden yansıyan ay ışığına çekilerek okyanusa doğru gidiyorlar.