Examples of using "Wytwarzają" in a sentence and their turkish translations:
Kendi ışıklarını üretir, denizleri aydınlatırlar.
Huzurları bozulunca kimyasal reaksiyon aracılığıyla ışık üretiyorlar.
Birçok dev çarpışmanın sinestiler oluşturduğunu keşfettik,
Ateş böceği mürekkep balığı, fotofor adı verilen özel hücreleriyle kendi ışığını üretir.
Binlerce arı, kanat kaslarını titreterek kovanı sıcak tutmaya yetecek kadar ısı üretiyor.