Examples of using "Własne" in a sentence and their turkish translations:
Özel güçlerimizin neler olduğunu biliyorsunuz.
Benim kendi sorunlarım var.
Bizim sorunlarımız vardı.
Benim kendi sorunlarım var.
garajım ya da yatak odam dahil her nerede olursa olsun
Onu kendi gözlerimle gördüm.
O, kendi borçlarını ödemek zorunda kaldı.
Kendi ışıklarını üretir, denizleri aydınlatırlar.
- Onu kendim için görmeliyim.
- Omu kendim için görmem gerekiyor.
Kendi kötü davranışlarımıza gelince
Kız kardeşim onu kendi gözleriyle gördü.
Washington Anıtı bizzat kendim, binlerce kez gördüm
Siyaset ve din hakkında benim kendi görüşlerim var.
Bu defa o yumurta bırakacak. Etrafta daha az avcı var.
Taşınıp kendi için bir yer bulmak istiyor.
Babam haftada en az bir kez anahtarlarını kaybeder.
Kumaşı kendi gözlerinle görsen iyi olur.
Bazıları büyüleyici bir yardım çağrısında bulunur. Biyolüminans özelliği olan mantarlar kendi ışıklarını saçar.
Hak olan için dövüşmen, kendi hayatını bile tehlikeye atman gereken zamanlar var.