Examples of using "Cudzoziemiec" in a sentence and their turkish translations:
Yabancı kısa sürede Japon yemeklerine alıştı.
Şu şirket bir yabancı tarafından yönetilmektedir.
Yabancının söylediği hiçbir şeyi anlayamıyorum.
Yerli bir konuşmacı olmana rağmen etkili bir casus olmak için sınavı geçebilmek zorunda olduğunu düşünüyor musun?