Translation of "Myślisz" in Turkish

0.024 sec.

Examples of using "Myślisz" in a sentence and their turkish translations:

- Myślisz, że jestem dziwny?
- Myślisz, że jestem dziwna?

Garip olduğumu düşünüyor musun?

- Myślisz, że jestem atrakcyjny?
- Myślisz, że jestem atrakcyjna?

Çekici olduğumu düşünüyor musun?

O czym myślisz?

Ne hakkında düşünüyorsun?

Naprawdę tak myślisz?

Cidden düşündüğün bu mu?

Myślisz po francusku?

Fransızca düşünür müsün?

Za dużo myślisz.

Çok fazla düşünüyorsun.

- Myślisz, że wybaczyłby mi?
- Myślisz, że by mi wybaczył?

Sence beni affeder mi?

- Myślisz, że będzie dziś padać?
- Myślisz, że będzie dzisiaj padać?

- Sence bugün yağmur yağacak mı?
- Bugün yağmur yağacağını düşünüyor musun?

Myślisz że jestem super?

Havalı olduğumu düşünüyor musun?

Myślisz, że ryby słyszą?

Balığın duyabileceğini düşünüyor musun?

Powiedz, o czym myślisz.

Bana ne düşündüğünüzü söyleyin.

Jak myślisz, którego wybrała?

Sizce o hangisini seçti?

Myślisz, że jestem zdrowy?

- Sağlıklı mı olduğumu sanıyorsun?
- Sağlıklı olduğumu düşünüyor musun?
- Sence sağlıklı mıyım?

Myślisz, że jestem szczęśliwy?

Sence ben mutlu muyum?

Myślisz, że będziemy ocaleni?

Kurtarılacağımızı düşünüyor musun?

Myślisz, że ma kłopoty?

Onun başının belada olduğunu düşünüyor musun?

Myślisz, że to pomoże?

Bunun bir fark yaratacağını düşünüyor musun?

A więc, co myślisz?

Öyleyse, sen ne düşünüyorsun?

Co o tym myślisz?

Onun hakkında ne düşünüyorsunuz?

Naprawdę tak myślisz, prawda?

Gerçekten öyle düşünüyorsun, değil mi?

Myślisz, że jestem złodziejem?

Bir hırsız olduğumu düşünüyor musun?

Myślisz, że Tom umrze?

Tom'un öleceğini düşünüyor musun?

Wiesz więcej, niż myślisz.

Düşündüğünden daha çok biliyorsun.

Myślisz, że jestem dyktatorem?

Sence ben diktatör müyüm?

Powiedz nam co myślisz.

Bize ne düşündüğünü söyle.

Co myślisz o Tomie?

Tom hakkında fikriniz nedir?

Co myślisz o japońskim?

Sen Japonca hakkında ne düşünüyorsun?

Muszę wiedzieć, co myślisz.

- Senin ne düşündüğünü bilmem gerekir.
- Ne düşündüğünü bilmem gerekiyor.

Myślisz, że jest martwy?

Onun ölü olduğunu mu düşünüyorsun?

Jestem starszy, niż myślisz.

Düşündüğünden daha yaşlıyım.

Powinieneś mówić, co myślisz.

Ne düşündüğünü söylemelisin.

Otwarcie powiedz co myślisz.

Fikrini açıkça ifade et.

Myślisz, że muszę iść?

- Gitmem gerektiğini düşünüyor musunuz?
- Sizce gitmeli miyim?
- Sence gitmeli miyim?

Myślisz, że jestem ładna?

- Benim güzel olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben güzel miyim?

Myślisz, że jestem szalony?

- Benim deli olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben deli miyim?

Myślisz, że jestem gruby?

- Benim şişman olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben şişman mıyım?

Myślisz, że jestem przystojny?

- Benim yakışıklı olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben yakışıklımıyım?

Myślisz, że jestem sexy?

- Benim seksi olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben seksi miyim?

Myślisz, że jestem głupi?

- Benim aptal olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben aptal mıyım?

Myślisz, że jestem materialistą?

- Benim çok fazla materyalist olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben çok materyalist miyim?

Myślisz, że jestem brzydki?

- Benim çirkin olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben çirkin miyim?

- Myślisz, że jesteś najlepszy, prawda?
- Myślisz, że jesteś najlepszy, czyż nie?

En iyi olduğunu düşünüyorsun, değil mi?

- Co tak naprawdę o niej myślisz?
- Co tak naprawdę o nim myślisz?

Onunla ilgili gerçekten ne düşünüyorsun?

Co myślisz o wycieczce autobusem?

Bir otobüs yolculuğu yapma fikri hakkında ne düşünüyorsun?

Co sprawia, że tak myślisz?

Sana o şekilde düşündüren ne?

Myślisz, że chcę to zrobić?

- Bunu yapmak istediğimi mi düşünüyorsun?
- Bunu yapmak istediğimi mi düşünüyorsunuz?

Wiem, o czym teraz myślisz.

Şimdi ne düşündüğünü biliyorum.

Co myślisz o przemowie Toma?

Tom'un konuşması hakkında ne düşündün?

Myślisz, że Tom mówił prawdę?

Tom'un gerçeği söylediğini düşünüyor musun?

Myślisz, że Tom mnie lubi?

Tom'un beni sevdiğini düşünüyor musun?

Tom jest mądrzejszy, niż myślisz.

Tom senin düşündüğünden daha zeki.

Jak myślisz, który powinienem kupić?

Hangisini satın almam gerektiğini düşünüyorsun?

Co myślisz o języku japońskim?

Sen Japonca hakkında ne düşünüyorsun?

Myślisz, że powinienem to wziąć?

Onu almam gerektiğini düşünüyor musun?

Myślisz, że Tom nas okłamuje?

- Tom'un bize yalan söylediğini düşünüyor musun?
- Tom'un bize yalan söylediğini düşünüyor musunuz?

Myślisz, że Tom jest głupi?

- Tom'un aptal olduğunu düşünüyor musun?
- Sence Tom aptal mı?

Myślisz, że będzie padał śnieg?

Kar yağacağını düşünüyor musun?

Myślisz, że Tom jest zajęty?

Tom'un meşgul olduğunu düşünüyor musun?

Myślisz, że to dobry pomysł?

Onun iyi bir fikir olduğunu düşünüyor musun?

Co myślisz o tym swetrze?

Bu kazak hakkında ne düşünüyorsun?

Co myślisz o nowym filmie?

Yeni film hakkında ne düşünüyorsunuz?

Myślisz, że zachowuję się nierozsądnie?

- Mantıksız olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce mantıksız davranıyor muyum?

Myślisz, że jestem kopalnią pieniędzy?

- İyi para kazandığımı düşünüyor musunuz?
- Sizce iyi para kazanıyor muyum?

Myślisz, że jestem za wysoki?

Benim çok fazla uzun boylu olduğumu düşünüyor musunuz?

Jak myślisz, czego chce publiczność?

Seyircinin ne istediğini düşünüyorsun?

Myślisz, że to moja wina?

- Onun benim hatam olduğunu düşünüyor musunuz?
- Sizce o benim hatam mı?

Co myślisz o planie Toma?

Tom'un planı hakkında ne düşünüyorsun?

- Ciekawe, czy czasem o mnie myślisz.
- Zastanawiam się, czy czasem o mnie myślisz.

Beni düşünüp düşünmediğini merak ediyorum.

Więc jak myślisz? To twój wybór.

Ne düşünüyorsunuz? Bu sizin seçiminiz.

Myślisz, że jest podobny do ojca?

Onun babasına benzediğini düşünüyor musun?

Co tak naprawdę myślisz o nim?

Onun hakkında gerçekten ne düşünüyorsun?

Myślisz, że on ciągle mnie kocha?

Sence o hala beni seviyor mu?

Myślisz, że jej się to spodoba?

Onun bunu seveceğini düşünüyor musun?

Co myślisz o tej nowej restauracji?

Şu yeni restoran hakkında ne düşünüyorsun?

Naprawdę myślisz, że mnie to obchodzi?

Gerçekten önem verdiğimi düşünüyor musun?

Myślisz, że Tom jest przystojny, prawda?

Tom'un yakışıklı olduğunu düşünüyorsun, değil mi?

Myślisz, że jesteś taki mądry, prawda?

Çok zeki olduğunu sanıyorsun, değil mi?

Myślisz, że to może być prawda?

Bunun doğru olabileceğini düşünüyor musun?

Myślisz, że Tom mógłby być kosmitą?

Tom'un bir uzaylı olabileceğini düşünüyor musun?

Nie bardzo mnie obchodzi co myślisz.

Ne düşündüğünü özellikle önemsemiyorum.

Myślisz, że jesteś mądrzejszy ode mnie?

Benden daha akıllı olduğunu düşünüyor musun?

Myślisz, że naprawdę bym to zrobił?

Gerçekten onu yapacağımı düşünüyor musun?

Myślisz, że Tom wie kim jesteśmy?

Tom'un kim olduğumuzu bildiğini mi düşünüyorsun?

Czy myślisz, że oni nie żyją?

Onların cansız olduklarını düşünüyor musun?

Jak myślisz, czemu to się stało?

Onun niçin olduğunu düşünüyorsun?

Myślisz, że Tom zrobi coś jeszcze?

Sence Tom başka bir şey yapacak mı?

Dlaczego myślisz, że Tom nie pomoże?

Tom'un yardım etmeyeceğini sana düşündüren ne?

Naprawdę myślisz, że Tom nam pomoże?

- Gerçekten Tom'un bize yardım edeceğini düşünüyor musun?
- Gerçekten Tom'un bize yardım edeceğini mi düşünüyorsun?

Myślisz, że sytuacja może się poprawić?

Durumun gelişebileceğini düşünüyor musun?

Naprawdę myślisz, że mogę wam pomóc?

Gerçekten sana yardım edebileceğimi düşünüyor musun?

Myślisz, że Tom jest częścią problemu?

Tom'un sorunun bir parçası olabileceğini mi düşünüyorsun?