Examples of using "Urlando" in a sentence and their turkish translations:
Siz çığlık atıyorsunuz.
Neden bağırıyorsun?
Neden bağırıyordun?
Biz çığlık atıyoruz.
Siz bağırarak bir şey alamazsınız.
O çok bağırıyor.
İnsanlar çığlık atıyordu.
Tom bağırıyor.
Herkes çığlık atıyordu.
Tom bağırıyordu.
Leyla çığlık atıyordu.
O ağlıyor.
O, ağlıyor.
Kalabalık çığlık atıyordu.
Neden herkes bağırıyor?
O, ağlıyordu.
O şarkı söylemiyor, bağırıyor.
Sami, Leyla'ya bağırdı.
Çığlık atıyorum çünkü bir fare gördüm!
Ağlamıyorum.
Bebek tekmeliyordu ve çığlık atıyordu.
Mary bağırıyor.
Oğlu ona bağırıyor.
Tom çığlık atıyor.
Tom ağlıyor.
Biri benim adımı sesleniyor.
Leyla bağırıyordu.
Bebek çığlık atıyor.
Tom ağlıyordu.
Tom hâlâ ağlıyor.
Tom'un patronu ona bağırıyor.
Mary ve Jane bağırıyor.
Tom ve Mary birbirlerine Fransızca bağırıyorlardı.
Kalabalık hâlâ bağırıyor.
Hem Tom hem de Mary çığlık atıyordu.