Translation of "Senkinek" in Turkish

0.025 sec.

Examples of using "Senkinek" in a sentence and their turkish translations:

- Ehhez senkinek nincs joga.
- Ahhoz senkinek sincs joga.

Hiç kimse o hakka sahip değil.

Senkinek nincs problémája.

Kimsenin bir sorunu yok.

Senkinek sem kívánom.

Onu hiç kimsenin üstünde istemiyorum.

Nem kellesz senkinek.

Sana kimsenin ihtiyacı yok.

- Senkinek se említsd a tervünket.
- Senkinek se mondd el a tervünket.
- Senkinek se beszélj a tervünkről.

Planımızdan kimseye bahsetme.

- Még ne mondd el senkinek!
- Senkinek ne beszélj még erről.

Henüz bundan kimseye bahsetme.

Ne mondd el senkinek.

Kimseye söyleme.

Senkinek se mondjuk el.

Biz kimseye söylemeyiz.

Itt senkinek nincs autója.

Buradaki hiç kimsenin bir arabası yok.

Senkinek nincs kedve verekedni.

- Hiç kimsenin canı müdahale etmek istemiyor.
- Kimsenin kavga edesi yok.

Senkinek egy szót se!

Kimseye tek kelime etme.

Nem mondtam el senkinek.

Kimseye söylemedim.

Senkinek nem kell beszélnie.

Kimsenin konuşması gerekmiyor.

Senkinek nincs tökéletes teste.

Hiç kimse mükemmel bir vücuda sahip değil.

Senkinek nem tetszett Tom.

Hiç kimse Tom'u sevmiyordu.

Ez senkinek nem tetszik.

Kimse onu sevmiyor.

Tom senkinek nem kell.

Kimse Tom'u istemiyor.

Senkinek sem kellene aggódnia.

Kimse endişeli olmamalı.

Senkinek semmi köze hozzá.

- Bu kimsenin işi değil.
- Bu kimseyi ilgilendirmez.
- Kime ne?

Erről senkinek ne beszélj.

Kimseye onu söyleme.

Tom senkinek sem segített.

Tom kimseye yardım etmedi.

Ne mondd el senkinek!

Kimseye anlatma.

Ne add oda senkinek!

Onu kimseye verme.

Ez senkinek sem újság.

Bu kimse için haber değil.

Senkinek nem esett baja.

Kimse yaralanmadı.

Több mondanivalója nem volt senkinek.

Kimsenin daha fazla söyleyecek bir şeyi yoktu.

Nem mondom el senkinek se.

Kimseye söylemeyeceğim.

Soha senkinek nem mesélte el.

O kimseye asla söylemedi.

Senkinek nem emlékszem a nevére.

Ben kimsenin adını hatırlayamıyorum

Senkinek sem ízlett a leves.

Kimse çorbayı sevmedi.

Soha nem ígértem senkinek semmit.

Ben hiç kimseye hiçbir söz vermedim.

Soha nem tettem ígéretet senkinek.

Hiçbir zaman kimseye söz vermedim.

Erről senkinek egy szót sem.

Bundan kimseye tek kelime etme.

Senkinek nem kellett volna meglepődnie.

Hiç kimse şaşırmamalıydı.

Ezt ne mondjuk el senkinek.

- Kimseye anlatmayalım.
- Kimseye söylemeyelim.

Senki semmivel nem tartozik senkinek.

Hiç kimse kimseye bir şey borçlu değildir.

Soha senkinek nem fogom elmondani.

- Asla kimseye anlatmayacağım.
- Asla kimseye söylemeyeceğim.

Tomot kivéve senkinek nem említettem.

Tom dışında hiç kimseye bahsetmedim.

- Nem mondom el senkinek ezt rólad.
- Nem mondom el senkinek se ezt rólad.

- Kimseye senden bahsetmeyeceğim.
- Kimseye sizden bahsetmeyeceğim.

Nagyon sokan már senkinek sem hisznek,

Birçok insan artık kimseye inanmıyor.

Ne aggódj, senkinek nem mondom el.

Endişe etme. Kimseye söylemeyeceğim.

Az eszperantó senkinek nem a tulajdona.

Esperanto kimsenin malı değildir.

Tom soha nem ad kölcsön senkinek.

Tom hiç kimseye asla ödünç para vermez.

Már senkinek semmit nem hiszek el.

Artık kimseye güvenemiyorum.

Megígérte, hogy nem beszél erről senkinek.

O, bundan kimseye bahsetmeyeceğine söz verdi.

Az égvilágon senkinek nem mondtuk el.

Biz kimseye söylemedik.

- Senkinek sincs dolga.
- Senki nem elfoglalt.

Hiç kimse meşgul değil.

Légy szí' ne mondd el senkinek!

Lütfen kimseye söyleme!

Erről még soha senkinek nem beszéltem.

Bundan kimseye bahsetmedim.

Bárcsak ne mondtam volna el senkinek!

Keşke kimseye söylemeseydim.

Hál' Istennek, senkinek sem lett baja!

Tanrıya çok şükür kimse yaralanmadı.

Senkinek ne higgy, még Tominak se!

Hiç kimseye güvenme, Tom'a bile.

Megígéred, hogy nem mondasz senkinek semmit?

Kimseye bir şey söylememeye söz veriyor musun?

- Kérlek, ne mondd el senkinek, hogy én tettem.
- Ne mondd el senkinek, kérlek, hogy én voltam.

Lütfen bunu yaptığımı kimseye söyleme.

Megígértem neki, hogy nem mondom el senkinek.

Ona kimseye söylemeyeceğime söz verdim.

- Nem kellene kikotyognod!
- Nem kellene elmondanod senkinek.

Bunu birine söylemeni istemiyorum.

Esküszöm, hogy nem mondom el senkinek sem.

Birine söylemeyeceğime yemin ederim.

Senkinek nem mondtam el, még anyámnak sem.

Hiç kimseye söylemedim, hatta anneme bile.

Senkinek se mondd meg, hogy itt vagyok.

Burada olduğumu kimseye söyleme.

Ne mondd el senkinek, hogy itt vagyok.

- Kimsenin benim burada olduğunu bilmesine izin verme.
- Kimseye benim burada olduğumu söyleme.

Tomi még soha semmit nem adott senkinek.

Tom asla hiç kimseye bir şey vermedi.

Senkinek nem mondom el, hogy itt voltál.

- Burada olduğunu kimseye söylemem.
- Burada olduğunu kimseye söylemeyeceğim.

- Érdekes, hogy senkinek nem tűnt fel ez a hiba.
- Különös, hogy senkinek nem szúrt szemet ez a hiba.

Hiç kimsenin o hatayı fark etmemesi ilginçtir.

- Soha senkinek sem fogom elmondani, ki vagy valójában.
- Soha senkinek nem fogom elmondani, hogy ki is vagy valójában.

Senin gerçekte kim olduğunu asla kimseye söylemeyeceğim.

Nem akarok a továbbiakban senkinek sem problémát okozni.

Kimseyi daha fazla sıkıntıya sokmak istemiyorum.

Olyan dolgokat láttam, amiket senkinek nem kéne látni.

Kimsenin görmemesi gereken şeyleri gördüm.

Amit neked mondtam, arról egy szót se senkinek.

Sana söylediğimi kimseye söyleme.

Senkinek sem lévén több mondanivalója, a gyűlést befejezték.

Kimsenin daha fazla söyleyecek bir şeyi olmadığı için toplantı kapatıldı.

Musztafa a hó miatt nem hallhatta senkinek a lépéseit.

Kar, Mustafa'nın herhangi birinin ayak sesini duyabilmesini engelledi.

A gyökértelenek senkinek sem jutnak eszébe, mert sehová sem tartoznak.

Köklendirilmemiş insan hatırlanmaz çünkü kendini bir şeylere adamamış.

Nem mondom el senkinek, csak ha te is úgy akarod.

Sen söylememi istemedikçe kimseye söylemeyeceğim.

Senkinek nem kéne szegénységben élnie, aki heti negyven órát dolgozik.

Haftada kırk saat çalışan hiç kimse yoksulluk içinde yaşamamalı.

Tom megkért, hogy ne szóljak senkinek, így hát nem is szóltam.

Tom kimseye söylemememi istedi, bu yüzden söylemedim.