Examples of using "Problémája" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un sorunu nedir?
Kimsenin bir sorunu yok.
Gerçi onun büyük bir sorunu var.
Tom'un bir sorunu var.
Tom'un bir sorunu var.
Tom'un bir sürü sorunu var.
Tom'un yeterince sorunları var.
Tom'un her türlü sorunu var.
Bana kalırsa onun en büyük derdi bu olmalı.
bu Amerika'nın problemi.
Toplumumuzda büyük bir sorun.
Tom'un büyük bir sorunu var.
Dünyanın en büyük sorunu nedir?
Sağlık sektörü ülke için en büyük sorunlardan biridir.
Doktorların zor bir sorunu var.
Tom benimle aynı problemi yaşıyor.
Belki o senin sorunun.
Tom'un bir sorunu var.
İkimiz de aynı soruna sahibiz.
Yalnızca kocası ona yardım ederse, evdeki sorunların çoğu kaybolur.
- Sorunun nedir?
- Probleminiz nedir?