Examples of using "Nincs" in a sentence and their turkish translations:
Hiç paran yok mu?
Senin ateşin yok.
O, evde değil.
Başka bir şeyimiz yok.
Söyleyecek bir şeyim yoktu.
- Kaçış yoktur.
- Hiçbir kaçış yok.
Onun bir bisikleti yok.
O evde değil.
- Evim yok.
- Benim evim yok.
Hiç kız kardeşim yok.
Benim hiç yiyeceğim yok.
Bir tavamız yok.
Karım yok.
Bende yok.
Hiç yok.
- Hiç su yoktur.
- Su yok.
Köpeğim yok.
Söyleyecek hiçbir şeyim yok.
Alternatif yok.
Bizim hiç suyumuz yok.
Yiyecek yok.
Yiyecek hiçbir şeyim yok.
Benim hiç atım yok.
- Boş vaktim yok.
- Boş zamanım yok.
Umut yok mu?
Korkacak hiçbir şeyim yok.
Sen hayal gücünden yoksunsun.
Burada kimse yok.
Birlikte oynayacak kimsem yok.
Ann'in bir kız kardeşi yok.
Senin, hakkında üzülecek bir şeyin yok.
Alternatif yok mu?
Hayatımın bu noktasında paraya ihtiyacım yok. Hem de hiç.
Şikâyet etmekten başka yapacak bir şeyin yok.
Tom yok.
Giyecek bir şeyim yok.
Seçeneğin yok.
Yaşamak için bir nedenim yok.
Ön kapı yok.
Onların gidecek başka yeri yok.
O kadar uzak değil.
Orada hiç kimse yok.
Bağlantı yok.
İçeride kimse yok.
Kutlayacak bir şey yok.
- Senin gibisi yok.
- Senin gibi kimse yok.
Canım çok yemek yemek istemiyor.
Trafik sıkışıklığı yok.
Herhangi bir antikor koruması yoktur
Bu bölgede patates yok.
Saat yok,
Benim bir etkim yok.
Gücüm de yok.''
Ortak bir kanı yok.
...saklanacak yer yoktur.
Yalnız da değil.
Ortada sihirli bir değnek yok,
Hiç iştahım yok.
Hiç zamanımız yok.
- Benim bir biletim yok.
- Biletim yok.
Hiç paran yok mu?
Hiç kalemim yok.
Bir bisikletim yok.
O hatalıdır.
Tanrı var değildir.
Hiçbir seçenek yoktur.
- Bir kız kardeşim yok.
- Hiç kız kardeşim yok.
- Kız kardeşim yok.
Benim vücut ısım normal.
Seçeneğim yok.
Hiç kurşun kalemim yok.
Ailem yok.
Benim bir kedim yok.
- Bende yok.
- Bende değil.
Benim bir bilgisayarım yok.
Bizim hiçbir alternatifimiz yok.
Güven eksikliğim var.
Hiçbir çıkış yolu yok.
Elinizde delil yok.
Zamanım yok.
Benim herhangi bir alerjim yok.
- Hiç umut yok.
- Ümit yok.
Votkam yok.
Hiç kaşık yok.
Onların bir arabası yok.
Hiçbir neden yok.
Bizim bir rezervasyonumuz yok.
Yangın yok.
Bir rumuzum yok.
Onun erkek kardeşi yok.
Bir işim yok.
Hiç vekil yok.