Examples of using "Kamera" in a sentence and their turkish translations:
Ve bu kamera çipi...
Işıklar, kamera, aksiyon!
Düşük ışıkta çekim yapan kameralarsa...
Bu kimin kamerasıdır?
Bu iyi bir kamera.
Ben kameranın arkasındayken
Kamera hiçbir şey kaydetmedi.
Gece kameraları gizli dünyalarını ortaya çıkarıyor.
Bu kamera küçük, ama çok iyi.
Çünkü kamera önünde ya da değil, fahişeyseniz,
Isı algılayan termal kamera en karanlık gecede bile görebilir.
...kameralarımızın olup biteni görmesi için kızılötesi ışık gerekiyor.
Düşük ışığa duyarlı kameralar Mumbai sokaklarında kol gezen...
Ama düşük ışıkta çalışan kameralar farklı bir yaklaşımı olan bir türü ortaya çıkarıyor.
Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bir anne kutup ayısı ile iki yavrusunu tespit ediyor.
Ay'sız bir gecede termal görüntüleme yapan bir kamera karanlıkta görebilir.
Gecenin bir yarısı. Düşük ışığa duyarlı kameralar çarpıcı bir görüntü yakalıyor.
Termal görüntüleme yapan bir kamera gece karanlığını delmemizi sağlıyor.
Tom kameraya doğru baktı.
Gece kameralarımız, yeni davranış denilebilecek bir şeyi ortaya çıkarıyor.
O gece TV'de yakın çekim yapılan tek güvenlik bendim.