Translation of "Fényérzékeny" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Fényérzékeny" in a sentence and their turkish translations:

De a fényérzékeny kamera

Düşük ışıkta çekim yapan kameralarsa...

De a speciális fényérzékeny kamerák

Ama düşük ışıkta görmeye ayarlı kameralar...

Ha klónozzuk ezt a fényérzékeny részt az algából,

Eğer algin bu ışığa duyarlı kısmını klonlarsak

A fényérzékeny kamera követi a nagy erejű ragadozókat...

Düşük ışığa duyarlı kameralar Mumbai sokaklarında kol gezen...

De a fényérzékeny kamera más fajokat is felfedez.

Ama düşük ışıkta çalışan kameralar farklı bir yaklaşımı olan bir türü ortaya çıkarıyor.

A fényérzékeny kamera egy nőstény jegesmedvét észlel két bocsával...

Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bir anne kutup ayısı ile iki yavrusunu tespit ediyor.

A fényérzékeny kamerán át feldereng ez a fagyos világ.

Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bu donuk dünyayı bize gösteriyor.

Késő éjszaka a fényérzékeny kamera szokatlan látványt tár elénk.

Gecenin bir yarısı. Düşük ışığa duyarlı kameralar çarpıcı bir görüntü yakalıyor.

Fényérzékeny látósejtjeik vízszintes sávot alkotnak, így kémlelik a horizontot.

Gözlerindeki, ışığa duyarlı hücrelerden oluşan yatay hatla ufku tararlar.