Examples of using "Közvetlen" in a sentence and their turkish translations:
Sen direktsin.
Tom direkttir.
Ben direktim.
Tom direkt, değil mi?
Bu bir emirdir.
Tom yandaki kapıda yaşıyor.
- Tom bizim yan komşumuz.
- Tom bizim kapı komşumuz.
Bu hemen olmayacak.
Tom, Mary'yi evinin hemen yanına gömdü.
Tom'un Boston'un hemen dışında küçük bir çiftliği var.
sosyal plastiği doğrudan üretimde kullanıyor.
"Maskeler sizi yüzünüze dokunmaktan alıkoyma konusunda gerçekten iyi iş başarıyorlar."
Bizim bilgiye doğrudan erişim hakkımız var.